20 Ağustos 2023 Pazar

Rusya’nın Ay misyonu felaketle sonuçlandı!

 Rusya, 47 yıl aradan sonra Ay’a ulaşmak için uzun süredir büyük bir çalışma içindeydi. Avrupa Uzay Ajansı’yla birlikte yapılması planlanan, ancak Ukrayna savaşı sonrasında bozulan anlaşma yüzünden tek başına misyonu gerçekleştiren Rusya’ya kötü haber geldi.

Luna-25 adlı uzay aracı, yörüngesinden çıkarak Ay’a çakıldı

Rusya Federal Uzay Ajansı, Luna-25 adlı uzay aracının 21 Ağustos’ta Ay’a iniş yapmasını planladı. Ancak, misyon beklenmedik şekilde sonuçlandı. Roscosmos, Luna-25 adlı uzay aracının belirlenmiş yörüngesinden çıktığını ve Ay’ın yüzeyine düştüğünü açıkladı.

Luna-25

Uzay Ajansı, aracın cumartesi günü iniş öncesi yörüngeye oturtulurken bazı yanlış hesaplamalar yapıldığını ve bunun neticesinde iletişimin kesildiğini belirtti. Uzay aracı, hemen ardından Ay’ın yüzeyine çarparak parçalara ayrıldı. Roscosmos yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;Operasyon sırasında, otomatik istasyonda manevranın belirtilen parametrelerle gerçekleştirilmesine izin vermeyen anormal bir durum meydana geldi. Araç, öngörülemeyen bir yörüngeye girdi ve Ay’ın yüzeyiyle çarpışması sonucu varlığı sona erdi.Roscosmos, Luna-25’i 11 Ağustos’ta Moskova’da bulunan Vostoçniy uzay üssünden Soyuz 2.1b roketiyle fırlattı. Asıl görevi Ay’da su kaynağı bulmak olan araç, uzay ışınlarının ve elektromanyetik emisyonların Ay’a etkisini de araştıracaktı.

Xiaomi 13T’nin özellikleri lansman öncesi ortaya çıktı!

 Xiaomi 13T serisi çok yakında kullanıcıların beğenisine sunulacak. Akıllı telefonlar son dönemde birçok sızıntı ve raporlar gündemde. Bu sayede nasıl bir performans sunacaklarına dair akıllarda çok fazla bir soru işareti yok. Son olarak serinin standart modelinin tam teknik özellikleri lansman öncesi ortaya çıktı.

Xiaomi 13T neler sunacak? – Özellikleri

Dealabs raporuna göre Xiaomi 13T, 446 ppi piksel yoğunluğuyla 1,5K çözünürlüklü 6,67 inç AMOLED bir panelle gelecek. Ayrıca 144 Hz yenileme hızını kullanıcılara sunacak.

Xiaomi 13T neler sunacak?
Xiaomi 13T neler sunacak?

Akıllı telefonda MediaTek Dimensity 8200-Ultra işlemcisi mevcut olacak. Bunun yanı sıra 8 GB RAM + 256 GB versiyonuyla satışa çıkacak. Öte yandan 120W hızlarında şarj olan 5000 mAh’lik bir pilden beslenecek.Cihazda Optik Görüntü Sabitleme (OIS) özellikli bir Leica 50 Megapiksellik ana kamera, 50 Megapiksel Leica 2x telefoto, 12 Megapiksel ultra geniş açılı lens ve 20 Megapiksel selfie kamerası mevcut. Tüm bunların yanı sıra 4K 30 FPS video kaydı yapabiliyor.

13T, çift SIM kart yuvasıyla birlikte gelecek ve Android 13’ü çalıştıracak. USB-C, Wi-Fi 7, Bluetooth 5.4 ve NFC gibi kablosuz bağlantıları da destekleyecek. Telefon, suya ve toza dayanıklılık için ise IP68 standardının mevcut olacağını belirtelim. Son olarak akıllı telefonların 1 Eylül’de tanıtılacağı söyleniyor.

GoPro Hero 12 Black’in özellikleri ve fiyatı sızdırıldı!

 GoPro’nun yeni aksiyon kamerası modeli GoPro Hero 12 Black tüm özellikleri ve fiyatıyla sızdırıldı. Dış çekimlerin vazgeçilmezi GoPro’nun yeni modeli Hero 12 Black lansmandan önce tüm özellikleri ve fiyatıyla karşımızda. İşte GoPro Hero 12 Black’in merak edilen özellikleri ve fiyatı.

Hero 12 Black Eylül ayında satışa sunulacak!

Aksiyon kamerası kullanıcılarının vazgeçilmezi GoPro yeni bir modelle daha karşımıza çıkmaya hazırlanıyor. Dış çekimlerde oldukça ihtiyaç duyulan aksiyon kameralarının popüler markası GoPro, Hero serisine bir yeni model daha eklemek için hazır görünüyor.

gopro-hero-12-black-ozellikleri-ve-fiyati-sizdirildi-02

Bugün gelen sızıntılar GoPro’nun yeni modeli GoPro Hero 12 Black‘in özelliklerini ortaya koydu. Lansman öncesinde karşımıza çıkan Hero 12 Black, iddialara göre Hero 11 Black gibi 27 Megapiksellik 1/1.9 inç kamerayla geliyor. Video çekim kapasitesi 24,7 Megapikselle sınırlandırılan Hero 12 Black, HDR desteği de sunuyor. 5,3K 60 fps çekim yapabilen Hero 12 Black, bu ayarlarla 70 dakikaya kadar kayıt alabiliyor. Ancak Full HD kalitesinde videolar çekmek istediğinizde bu süre 2,5 saate kadar çıkıyor.Tasarım tarafında yine alt modeline benzerlik gösteren Hero 12 Black, ön tarafında 1,4 inç büyüklüğünde bir ekrana yer veriyor. Ekranın hemen altında GoPro logosunu taşıyan cihaz, arka tarafında 2,27 inç büyüklüğünde dokunmatik bir ekranla geliyor. Tabi cihazın tüm ayarları bu ekran üzerinden yapılıyor.

Ek olarak HyperSmooth 6.0 stabilizasyonu, HyperView, HyperSmooth AutoBoost ve Horizon Lock gibi birçok özelliğe de sahip olacak olan Hero 12 Black, elektriksel anlamda gücünü 1720 mAh‘lik bataryasından alıyor. Bu tarafta da Hero 11 Black ile aynı özelliğe sahip olan Hero 12 Black, fiyat tarafında da çok ciddi bir fark taşımıyor.

Hero 12 Black’in fiyatı

Sızıntılara göre 13 Eylül‘de satışa sunulacak olan GoPro Hero 12 Black, 449 Euro fiyat etiketine sahip olacak. Güncel kura göre 13.250 TL olması gereken Hero 12 Black’in vergilerle beraber daha pahalı olacağını söyleyebiliriz. Tabi hala satışta olan Hero 11 Black’in ülkemizde 14.400 TL civarında satıldığını da söylemekte fayda var.

Kira fiyatlarını yarıya düşürecek teknoloji?

 Yenilikçi bir konut geliştirme projesi, konut kiralarını neredeyse yarı yarıya indirebilecek bir teknoloji tabanlı çözüm sunuyor. Temel hedefi, maliyetleri düşürmek ve kiracılara daha güvenli, erişilebilir bir çevre sunmak olan bu proje, öncelikle arsa maliyetini ortadan kaldırarak daha uygun fiyatlı konutlar sunmayı amaçlanıyor. Detayları ise SDN Kurucu Hakkı Alkan, Kalyon Holding Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kalyoncu’dan öğrendi ve sizlere aktardı.

Kira fiyatlarını yarıya düşürecek teknoloji?Bu yenilikçi konut geliştirme projesi, konut kiralarını neredeyse yarıya düşürebilecek bir teknoloji temelli çözüm sunuluyor. Projeyi öne çıkaran en önemli nokta, maliyetleri düşürmek için arsa maliyetini ortadan kaldırmayı hedeflemesi ve böylece daha ekonomik konutlar sunulabilmesi hedefleniyor.

Ayrıca, kurumsal kiraya veren yaklaşımı sayesinde kiracılara daha güvenli ve insana odaklı bir konut kiralama deneyimi sunmayı amaçlıyor, bu da konut sektöründe önemli bir dönüşüm anlamına geliyor.Yeni konut geliştirme projesi, konut kiralarını neredeyse yarıya düşürecek yenilikçi bir teknoloji tabanlı çözüm sunuyor. Projenin odaklandığı temel strateji, arsa maliyetini ortadan kaldırarak daha uygun fiyatlı konutlar sunarak maliyetleri düşürmek. Bununla birlikte, projenin kurumsal kiraya veren yaklaşımı, kiracılara daha güvenli ve insan merkezli ilişkiler sunarak konut kiralama deneyimini önemli ölçüde iyileştirmeyi bekleniyor.

Steam Deck rakibi Lenovo Legion Go’nun özellikleri ortaya çıktı!

 2017 yılında ölmek üzere olan el konsolu pazarına adeta bir can suyu olarak piyasaya sürülen Nintendo Switch, 2023 yılı itibariyle tarihin en çok satan oyun konsollarından birisi konumunda. Zaman içinde bu konsola Steam Deck (Donanımdan ziyade konsepti ve hedef kitlesi dikkate alınıyor) gibi rakip modeller de piyasaya sürüldü. Son ortaya çıkan bilgilere göre çok yakında bu gibi isimlere Lenovo Legion Go adlı bir rakip daha gelecek.

Lenovo Legion Go özellikleri ortaya çıktı

Lenovo Go’nun sızan görüntülerine bakacak olursak Nintendo Switch OLED’e bir benzerlik gösterdiğini söyleyebiliriz. Arka kasasındaki destek ayağıyla Nintendo’nun konsolunu andırıyor ve özellikle ayrılabilir kontrolörleri ile direkt olarak Switch’in Joy-Cons’larını akıllara getiriyor.

Lenovo Legion Go özellikleri ortaya çıktı
Lenovo Legion Go özellikleri ortaya çıktı

Konsolun tuş düzeni iki analog çubuk, bir D-Pad, dört düğme (A, B, X ve Y) ve bir dokunmatik yüzeyden oluşuyor. Bunun yanı sıra sağ kumandanın arkasında bir fare tekerleği mevcut olacak. Modelin Windows 11 işletim sistemini çalıştıracağını dikkate alırsak gezinmeyi son derece kolaylaştıracağı için mantıklı bir hamle olmuş diyebiliriz.Kontrolörlerin çıkarılabilir olması ürünün yüksek ihtimalle dokunmatik bir panele sahip olduğu düşüncesini akıllara getiriyor. Ayrıca 8 inçlik bir ekran boyutuna sahip olması bekleniyor. Son olarak AMD Ryzen Z1 serisi bir yongadan güç alması bekleniyor. Söylentilere göre Ryzen Z1 Extreme ile kullanıcıların karşısına çıkacak. Hatırlanacağı üzere ASUS ROG Ally’de de Ryzen Z1 kullanıldı.

16 Ağustos 2023 Çarşamba

Huawei imzalı otomobilin detayları ortaya çıktı!

 Geçtiğimiz günlerde kendi işletim sistemi HarmonyOS’un yeni sürümünü tanıtan Huawei, bu etkinlik ile birlikte HarmonyOS 4’e sahip otomobil modelini de gözler önüne sermişti. Huawei yöneticisi Richard Yu tarafından ilk ipuçları paylaşılan araçın detayları bilgileri de ortaya çıktı.

Luxeed S7, tasarımı ve performansı ile dikkat çekecek

HarmonyOS 4 işletim sistemine sahip ilk otomobil olarak öne çıkan Luxeed S7, Çin Sanayi ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı (MIIT) belgelerinde kendisini tekrar gösterdi. Huawei ve Çinli otomobil üreticisi Chery’nin ortaklığının bir sonucu olan yeni araç, sahip olduğu özellikler ile dikkat çekiyor.

Huawei Luxeed S7

Üç farklı versiyon ile karşımıza çıkacak olan Luxeed S7, iki farklı motor düzenine sahip olacak. Aracın tek motorlu versiyonu 215 kW (292 beygir) güç üretirken, çift motorlu versiyon fazladan 150 kW (204) beygir güç daha sunabilecek. Her iki versiyonun da 210 km/s hızın üzerinde bir azami hıza sahip olacağı belirtiliyor.Yeni elektrikli otomobilin bataryaları ise CATL imzası taşıyacak. Aracın batarya kapasitesi ve menzili konusunda ise henüz detaylara sahip değiliz. Ancak elektrikli otomobilin en az 500 kilometrelik bir menzile sahip olması beklenebilir.

Aracın boyutlarına göz attığımızda ise 4.971 mm uzunluğunda, 1.963 mm genişliğinde ve 1.474 mm yüksekliğinde olduğunu görüyoruz. 5 metreye varan uzunluğu ile bir hayli büyük olacak Luxeed S7, Mercedes-Benz EQS’e rakip olacak. Elektrikli aracın dingil mesafesi ise 2.950 mm olarak açıklandı. 3 metreyi bulan dingil mesafesi ile yeni modelin oldukça geniş bir yaşam alanı sunacağını da söyleyebiliriz.

Tasarım cephesinde ise Luxeed S7, sade ve şık tasarımı ile öne çıkıyor. Bu anlamda Luxeed S7’nin zamansız bir tasarıma sahip olduğunu söyleyebiliriz. Ön ve arka bölümde yer verilen ince LED aydınlatma grubu da aracın tasarımını tamamlayan detaylar arasında. Gövde ile kontrast oluşturan siyah renkli tavan da yine dikkatimizi çeken bir başka detay oluyor.

Vodafone, 2030 dijitalleşme vizyonunu açıkladı!

 Vodafone, Türkiye’nin dijitalleşme yolculuğunu mercek altına alan yeni bir rapor yayınladı. Vodafone’un Politika Analiz Laboratuvarı (PAL) işbirliğiyle hazırladığı “Dijital Türkiye 2030 Raporu”nda Türkiye’nin dijital dönüşümdeki durumu, potansiyel gelişim alanları ve olası ekonomik etkiler gelişmiş ülkelerle karşılaştırmalı bir perspektifle değerlendiriliyor.

Türkiye’nin dijital yüzyılına ışık tutması hedeflenen raporda, ülkenin dijital dönüşüm süreci ve bu sürecin hızlandırılması için önerilen politika adımları Dijital Toplum, Dijital Şirket, Dijital Devlet ve Dijital Altyapı başlıkları altında inceleniyor. 

Vodafone Türkiye CEO’su dijitalleşme vizyonu hakkında konuştu!

Vodafone, Cumhuriyetimizin 100. yılında Türkiye’nin dijitalleşme performansını inceleyen ve kamu politikası için önemli veriler sağlayan yeni bir araştırmaya imza attı. “Dijital Türkiye 2030 Raporu”na göre;

  • Dijital Toplum endeksinde AB seviyesine ulaşılması için dijital beceriye sahip nüfus oranının  %80’e yükselmesi gerekiyor.
  • Şirketlerin dijitalleşme endeksinin 1 puan artması GSYİH’de 26 milyar dolarlık artış sağlayacak.
  • Ülkemizde fiber uzunluğu 2 milyon km’ye çıkmalı. Bu sayede Türkiye GSYİH’sine her yıl 19 milyar dolarlık katkı sağlanabilecek.Vodafone’un yayınladığı “Dijital Türkiye 2030 Raporu”, düzenlenen basın toplantısında tanıtıldı. Toplantıda konuşan Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy, dijitalleşmenin ekonomik ve sosyal gelişimin temeli olduğunu hatırlatarak şunları söyledi:

    “Vodafone olarak bir yandan Türkiye’nin dijitalleşmesi için çalışırken, bir yandan da bu alanda gelişim fırsatlarını inceleyen, kamu politikası için önemli veriler sağlayan analizlerin üretilmesine liderlik ediyoruz. ‘Dijital Türkiye 2030 Raporu’nda ülkemizin dijital dönüşüm sürecinin en önemli üç unsuru olan toplum, şirketler ve devleti mercek altına aldık.Bu unsurların olmazsa olmaz bileşeni ve önkoşulu durumundaki altyapıyı da dördüncü eksen olarak inceledik. 2030 yılı, sürdürülebilir kalkınma amaçlarıyla temsil edilen küresel kalkınma işbirliğinin hedef tarihi. AB başta olmak üzere çoğu gelişmiş ülkenin dijital stratejilerinin hedef yılı da 2030.

    Dijital beceriler vatandaşların günlük aktivitelerini kolaylaştırırken akademik olanakları iyileştirmede, kamu hizmetlerine ve iş olanaklarına erişmede de önemli rol oynuyor. Türkiye’de bireylerin %30’u en az temel düzeyde dijital beceriye sahipken, AB’de bu oran %54.

    AB’nin resmi hedefi 2030’da bunu %80’e çıkarmak. AB’nin bu hedefine erişebilmemiz için 30 milyon kişinin temel dijital becerileri edinmesini sağlayacak bir hamleye ihtiyacımız var. En az temel seviyede dijital beceriye sahip nüfus oranını önce %60, sonra %80’e yükseltmeyi hedeflemeliyiz. Ancak bu sayede internet üzerinden bilgiye ulaşma, e-ticaret, internet bankacılığı, iş olanakları yaratılması gibi alanlarda gelişme kaydedebilir ve ekonomiye olumlu katkı sağlayabiliriz.

    Bunun için dijital beceri kazanımına yönelik eğitim politikaları ile akıllı telefon, tablet ve bilgisayar gibi cihazlara erişimin kolaylaştırılması alanlarında atılacak adımlar kritik önemde. Bu noktada özellikle cihaz taksit sınırlamalarının kaldırılmasının, cihaza erişimin önünü açacak bir adım olacağını düşünüyoruz.

    Türkiye’de internet kullanan firma oranı AB ortalamasını yakalamış olsa da firmaların ancak %60’ı hızlı internete erişebiliyor. Analizler, tüm firmaların hızlı internete eriştiği durumda GSYİH’de ilave %0,5 artış olabileceğini, başka bir deyişle 4,2 milyar dolarlık ilave gelir etkisi sağlanacağını gösteriyor.

    Raporda, şirketlerin temel dijitalleşme göstergelerindeki performansını değerlendirmek ve burada sağlanacak gelişimin ekonomik etkisini ölçmek üzere bir dijitalleşme endeksi oluşturduk. Bu endekse göre ülkemizdeki KOBİ’lerin %15’i orta seviyede dijital iken, sadece %4’ü yüksek seviyede dijital. Büyük şirketlerde ise bu oranlar sırasıyla %39 ve %25 düzeyinde.

    10 üzerinden puanlanan dijitalleşme endeksindeki 1 puanlık artış şirketlerin verimliliğinde %6 oranında artış sağlıyor. Türkiye’deki tüm şirketlerin ortalama endeks skorunun 1 puan yukarı çıkması, ülke genelinde %3’lük ilave GSYİH artışı, yani 26 milyar dolarlık bir artış sağlayabilecek.

    Dijital endüstrilerin ekonomideki payının AB ortalamasına yakınsaması, başka bir deyişle %5,5’e yükselmesi ve 30 mbps üzeri hızlı internet kullanan şirket oranının %100’e çıkarılması hedeflenmeli. Tüm şirketlerin en az bir yeni dijital teknoloji ürünü edinmesi yoluyla dijitalleşme seviyesi yükseltilmeli.

    Diğer yandan, şirketler dijitalleştikçe ve bulut bilişim gibi teknolojileri daha fazla kullandıkça veri merkezlerine olan ihtiyaç arttığından, bu alandaki yatırımlar da önem kazanıyor. Veri politikalarının uluslararası normlara uyumlu olması ve teşviklerin cazibesinin artırılması öncelikli olmalı. Özellikle mikro ve küçük işletmeler başta olmak üzere KOBİ’lerin dijital dönüşümünün desteklenmesi ve bilişim şirketlerinin gelişimine yönelik teşvik programlarının uygulanması gerekiyor.

    Ülkemizin e-devlet konusunda güçlü bir konumda olması, 2030’a giden süreçte e-devletten Dijital Devlete geçişi mümkün kılıyor. Ulusal Dijital Devlet stratejisinin ve kamu bulut bilişim stratejisinin tamamlanarak uygulamaya geçirilmesi, açık kamu verisi kullanarak değer yaratılmasına yönelik girişimlerin başlatılması, kamuda bulut bilişim sistemlerinin yaygınlaştırılması, bu süreci kolaylaştıracak adımlar olacak.

    Diğer bir konu ise kamunun dijitalleşmesinde ihtiyaç duyulan ürün ve hizmetlerin geliştirilmesinde işletmeciler ve yerli teknoloji ekosisteminin işbirliğini geliştirecek girişimlerin hayata geçirilmesi. Katma değeri artıracak yerli üretime odaklanarak ileriye dönük ihtiyaçları zamanında tespit eden, buna göre Ar-Ge, üretim ve pazarlama planlarını ortaya koyan bir platform oluşturmak gerekiyor.

    Günün koşullarına ve teknolojinin gelişimine göre donanımın yanı sıra yazılım ürünlerini de kapsayan yerli ürün tanımları yapılmalı. Bu şekilde planlı bir yerli üretim politikası ile hem kamuda hem özel sektörde yerli üretimin ve kullanımının artması sağlanabilir.

    Eski nesil mobil teknolojilerin uygun bir plan dahilinde yeni teknolojiye dönüşümünün sağlanması ve kaynakların yeni nesil mobil teknolojilere yönlendirilmesi yatırımlar için önemli. 3G’nin yeni teknolojilere geçiş yapılarak güncellenmesi, gelişmiş ülkelerde yaygınlaşan bir yaklaşım.

    Avrupa’da pek çok hizmet sağlayıcı, eskiyen teknolojiler için yatırımları durdurup tahsis edilmiş spektrumu 4G ve 5G’de kullanmaya veya bu doğrultuda planlama yapmaya başladı. Almanya, Çekya, İtalya ve birçok ülkede en az bir operatör geçiş planını açıkladı. Önümüzdeki dönemde mevcut 4.5G altyapısının daha etkin kullanılması için atılacak adımlar kısa vadede mobil bağlantı kalitesini artırabilir.

    Bunun yanı sıra frekans tahsisi başta olmak üzere spektrumun etkin kullanımını amaçlayan düzenlemelerin yapılması hem mobil şebekelerin performansını artıracak hem de yatırımların verimliliğini sağlayacak. Yeni nesil teknolojilere geçişi de kapsayan spektrum kullanımı yol haritasının kamuoyu ile paylaşılması, 5G dahil sektörde uzun vadeli yatırımların planlanmasında kılavuz görevi görebilir.

    Mobil genişbant abone oranında OECD ortalamasına erişmemiz için 2030’a kadar her yıl abone yoğunluğunun %10 büyümesi gerekiyor. Bu, yıllık %1’e varan GSYİH artışı, yani ekonomiye 7 milyar dolarlık katkı sağlayacak. Diğer yandan Türkiye’de 100 kişi başına fiber abone sayısının 6, OECD ortalamasının 12, en yüksek 10 OECD ülkesinde ise 28 olduğunu görüyoruz. 

    Dijitalleşme konusunda örnek gelişim sergileyen ülkelerden Güney Kore’de kilometre yol başına düşen fiber hat uzunluğu bizim 4 katımız. Aynı yoğunluğa ulaşmak için fiber hattının yaklaşık 2 milyon kilometreye çıkması, bunun için de her yıl %17 artması gerekiyor. Bu sayede 2030’a kadar her yıl GSYİH’ye %2,2’lik, yani 19 milyar dolarlık katkı sağlanabilecek.

    Sektörümüz, dijitalleşmeyi sağlayan ve kolaylaştıran stratejik bir konumda. Bu nedenle diyoruz ki, Türkiye 2030’a kadar fiberde OECD ortalamasını yakalamalı. Bu alanda lider ülkelerle yarışmayı hedeflemeli ve yatırımları hızlandırmalıyız.

    Diğer yandan frekans tahsisleri yapılarak 3G yerine 4.5G önceliklendirilerek ve 5G yatırımları hayata geçirilerek, özellikle sanayi bölgeleri gibi üretim verimliliğini de artıracak alanlarda yeni teknolojilere hızlı geçişin desteklenmesi önemli. Altyapı yatırım ve hedefleri konusunda ilerleyebilmek için düzenleyici çerçevenin yenilikçiliği ve verimliliği artıran, yatırım ve güven ortamını güçlendiren nitelikte olması önemli.

    Dijital altyapılar gibi yoğun yatırım gerektiren alanlarda düzenlemelerin maliyet boyutunu da göz önüne alarak yatırımların devamlılığını sağlamak kritik. Yeni teknolojileri, dijitalleşmeyi ve bu alanda yapılacak yatırımları kolaylaştırıcı ve düzenlemelerin oluşturacağı maliyeti de göz önüne alan bir bakış açısıyla ilerlememiz gerekiyor.”

iPhone 16 Pro için iki büyük iddia!

 Apple, eylül ayında düzenleyeceği etkinlik ile iPhone 15 serisini gözler önüne serecek. Yeni nesil iPhone modellerinin tanıtımına 1 aydan daha kısa bir süre kalmışken, iPhone 16 konusunda iddialar başlamış durumda. Son gelen bilgiler iPhone 16 Pro hakkında iki önemli özelliği ortaya koyuyor.

iPhone 16 Pro, ultra geniş açılı kamerası ile göz dolduracak

Ünlü Apple analisti Jeff Pu, iPhone 16 Pro hakkında iki önemli bilgi paylaştı. Buna göre önümüzdeki yıl tanıtılacak Pro modeli, 48 Megapiksel çözünürlüğe sahip ultra geniş açı kameraya ve Wi-Fi 7 desteğine sahip olacak. Bu iddialar doğru ise hem bağlantı hem de kamera anlamında 2024 yılında tanıtılacak olan iPhone modelinin önemli bir sıçrayış yapacağını söyleyebiliriz.

Kameradan başlamak gerekirse, iPhone modelleri uzun zamandır 12 Megapiksel çözünürlüğe sahip geniş ultra geniş açı kameraları kullanıyorlar. iPhone 14 Pro modelinde gördüğümüz bu kamera, çok yüksek ihtimalle iPhone 15 Pro’da da yerini alacak. Ancak iPhone 16 Pro ile işler değişecek gibi görünüyor.iPhone 14 Pro ve 14 Pro Max modellerinde görev yapan 12 Megapiksel çözünürlüğe sahip ultra geniş açılı kamera hâli hazırda oldukça başarılı işler çıkarıyor. Ancak yenilenen ultra geniş açılı lens ile birlikte yeni nesil iPhone modellerinin düşük ışıkta da oldukça başarılı fotoğraflar çektiğini görebiliriz.

Yeni nesil iPhone modelleri hakkında çıkan bir diğer önemli iddia ise Wi-Fi 7 bağlantısı olarak karşımıza çıkıyor. 2,4 GHz, 5 GHz ve 6 GHz aralıklarında hizmet verecek olan yeni sistem çok daha yüksek hız, daha düşük gecikme süresi ve daha güvenilir bağlantı sunacak.

iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max, Wi-Fi 6’yı desteklerken, iPhone 15 Pro ve Pro Max’in ise Wi-Fi 6E bağlantısı sunması bekleniyor. Şirket daha Wi-Fi 6E’yi iPad Pro (12,9″ / 2022 ) ve MacBook Pro (14″ / 2023) modellerinde kullanmıştı. Önümüzdeki dönemde tanıtılacak olan Wi-Fi 7 için ise iPhone 16 Pro’yu beklemek gerekecek.

KIA’nın 600 kilometre menzilli yeni elektrikli SUV’si EV5’in tasarımı ortaya çıktı!

 İçten yanmalı motorlu araçlar artık yerini elektrikli modellere bırakıyor. Birçok üretici de artık gözünü tamamen elektrikli modellere çevirmiş durumda. Bu konuda önemli yatırım yapan markalardan bir tanesi de KIA olarak öne çıkıyor. Güney Koreli üretici, yakın zamanda üçüncü elektrikli otomobilini tanıtacak.

KIA EV5, 25 Ağustos’ta kendisini gösterecek

Markanın E-GMP mimarisi üzerinde yükselen üçüncü modeli KIA EV5 modelini yakın zamanda tanıtacak. Çin Sanayi ve Bilgi Teknolojileri Bakanlığı (MIIT) belgelerinde ortaya çıkan CarNewsChina tarafından paylaşılan görseller, elektrikli kompakt SUV modelin tasarımını ortaya koyuyor.

Elektrikli SUV modelin tasarımı geçtiğimiz günlerde tanıtılan EV5 konsepti ile büyük ölçüde aynı. Elektrikli aracın üretim versiyonu; geleneksel aynalar, gömme kapı kolları, daha küçük lastikler ve revize edilmiş aydınlatma grubu ile konsept modelden ayrılıyor.Tasarım olarak ağabeyi EV9 modelinin izinden giden EV5, SUV karakterini ön plana çıkarıyor. 4.615 mm uzunluğa, 1.875 mm genişliğe ve 1.715 mm yüksekliğe sahip olan araç, 2.748 mm’lik bir dingil mesafesi sunuyor. Boyut anlamında daha çok EV6 modeline yaklaşan EV5, yerden yüksek yapısı ile bu araçtan kolayca ayrılıyor.

Yeni elektrikli SUV modelin gövdesinin altında ise arka aks üzerine konumlandırılmış 218 beygir güç ve 310 Nm tork üretebilen motor yer alacak. Bu elektrik motoru gücünü ise BYD imzalı LFP (lityum-demir-fosfat) bataryadan alacak.

Ancak bu aracın Çin pazarı için sunulduğunu da hatırlatmakta fayda var. Global versiyonda muhtemelen LFP bataryaları göremeyeceğiz. Bunun yerine aracın Çin dışında 600 kilometreye kadar menzil sunabilen 82 kWh’lik bir batarya ile donatılacağı da gelen bilgiler arasında.

Oppo Find N3 Flip için geri sayım: Çıkış tarihi sızdırıldı!

 Son yıllarda giderek popülerliği artan katlanabilir akıllı telefon dünyasında birçok şirket adeta yarış içinde. Bu alanda güçlü cihazlar piyasaya sürmek isteyen Oppo, enine katlanabilen modeli için son dokunuşları gerçekleştiriyor. Ortaya çıkan son bilgilere göre cihazın çıkış tarihi belli oldu.

Oppo Find N3 Flip, 29 Ağustos’ta piyasaya sürülecek

Oppo’nun katlanabilir modeliyle ilgili sızıntı bilgiler gelmeye devam ediyor. Son olarak Max Jambor isimli kaynak cihazın lansman tarihini açıkladı. Buna göre Oppo Find N3 Flip, 29 Ağustos 2023’te tanıtılacak. Cihazın küresel pazarda da yer alacağını belirtelim.

Find N3 Flip

Öte yandan daha önce ortaya çıkan bilgilere göre cihaz, kamera tarafında bazı iyileştirmeler alacak. Oppo Find N2 Flip modeli, 50 megapiksel ana kamera ve 8 megapiksel ultra geniş sensör ile sahne almıştı. Gelen bilgilere göre Oppo Find N3 Flip, üçüncü bir sensöre sahip olarak üçlü bir kamera dizilimiyle gelecek.Oppo Find N3 Flip modeli, geçtiğimiz günlerde 3C sertifikası aldı. Ortaya çıkan bilgilere bakılırsa model, 67W şarj desteği ile geliyor. Cihazın selefi olan Find N2 Flip’in 44W ile şarj olduğunu göz önünde bulundurursak oldukça büyük bir yükseltme aldığını söyleyebiliriz. Daha iyi kıyaslama yapabilmek adına serinin bir önceki modeline bir göz atalım;

Find N3 Flip

Oppo Find N2 Flip teknik özellikleri

İşlemciMediaTek Dimensity 9000+
EkranKatlanabilir LTPO AMOLED, 120Hz, HDR10+, 500 nit (tip), 1000 nit (HBM), 1350 nit (en yüksek); Kapak ekranı: AMOLED, Corning Gorilla Glass 5
Arka kamera50 megapiksel, f/1.8, 23 mm (geniş), PDA;
8 megapiksel, f/2.2, 112˚, (ultra geniş)
Ön kamera32 megapiksel, f/2.4, 22mm (geniş), 1/3.14″
İşletim sistemiAndroid 13 tabanlı Color OS 13
RAM ve depolama seçenekleri256GB depolama 8GB RAM, 256GB depolama 12GB RAM, 512GB depolama 16GB RAM
BataryaLi-Po 4300 mAh batarya; 44 W kablolu hızlı şarj
Renk seçenekleriSiyah, Yeşil, Beyaz

ChatGPT hafif kalır: Google’ın yeni yapay zekası internete rakip oluyor!

 Google, bu sonbaharda tanıtacağı Gemini isimli yapay zekası ile sınırları zorlayacak. Son raporlara göre yazılım devi; Microsoft’un Office araçlarından OpenAI’ın ChatGPT botuna kadar farklı hizmetlere yapay zeka odaklı Gemini ile kafa tutacak.

Google Gemini bu sonbaharda tanıtılabilir

OpenAI’ın dünyayı kasıp kavuran yapay zeka sohbet robotu ChatGPT sonrasında Google, harekete geçmiş ve iki yapay zeka takımını birleştirmişti. Bard her ne kadar ChatGPT’nin rakibi gibi görünse de, Google gerçek projesini açığa çıkartmadı.

Gemini olarak adlandırılan yeni ürünün, Google Brain ve DeepMind yapay zeka ekipleri tarafından geliştirildiği ifade edildi. Google’ın kurucu ortağı Sergey Brin’in Gemini modellerinin eğitiminde bizzat yer aldığı da söylentiler arasında.Sadece metin odaklı cevaplar üretebilen ChatGPT’nin aksine, Gemini, metin ve görüntü oluşturmayı tek bir sistemde birleştirmeyi amaçlıyor. Bu, kullanıcıların metinle birlikte görsel yanıtlar almasını sağlayarak daha etkileşimli bir deneyim sağlıyor.

Yapay zekanın grafikleri analiz edebilmesi, sesli komutlara yanıt verebilmesi ve hatta sesli komutlarla uygulamaları kontrol edebilmesi bekleniyor. Gemini’ın Google Arama, Asistan ve diğer Workspace araçlarına entegre edileceği de söylentiler arasında.

Google ayrıca geliştiricilerin Gemini’ı Google Cloud sunucuları üzerinden kullanmasını sağlayarak para kazanmayı hedefliyor. Ancak ChatGPT ile doğrudan rekabet edebilmesi için ücretsiz bir sürüm de gelecek. Yapay zekanın bu sonbaharda görücüye çıkması bekleniyor.

Razer Deathadder V2 Pro ve Razer BlackShark V2 Pro inceleme!

 Razer, mouse’dan kulaklığa kadar oyuncuların ihtiyaçlarına yönelik ürünler sunuyor. Bu videomuzda ise fiyat-performans odaklı olmasıyla dikkat çeken Razer DeathAdder V2 Pro kablosuz mouse ve Razer Blackshark V2 Pro kablosuz kulaklığı ele aldık. ShiftDelete.Net editörü Osman Furkan Şahin sizler için bu iki ürünü inceledi.

Razer Blackshark V2 Pro ve DeathAdder V2 Pro neler sunuyor?

Videomuzun ilk ürünü Razer DeathAdder V2 Pro oldu. En yeni optik sensör Razer Focus+‘a sahip kablosuz oyun mouse, maksimum 20.000 DPI hıza yer veriyor. Kablosuz mouseda ayrıca tüm düğmeleri yeniden eşleştirmenize olanak tanıyan Hypershift dahil olmak üzere 8 programlanabilir buton bulunuyor.DeathAdder V2 Pro ayrıca tek bir şarjla 70 saate kadar pil ömrü sunuyor. Bu, uzun süreli oyun deneyimlerinde kabloya olan bağımlılığı en aza indiriyor. 127mm x 67mm x 41mm boyutlarında gelen kablosuz mouse, Razer’ın tasarım konusundaki sert çizgilerini koruyor.Videomuzdaki oyunculara yönelik bir diğer kablosuz ürün ise Razer Blackshark V2 Pro oldu. Net ses aktarımı için 50mm TriForce Titanyum sürücülere yer veren kablosuz kulaklık, ayrıca arka plan gürültüsünü azaltan HyperClear mikrofon ile geliyor.

Oyun oynamak ve film izlemek için ideal olan Blackshark V2 Pro, surround ses deneyimi için THX Spatial Audio’yu da destekliyor. 262 gram ağırlığında olan kulaklık, aynı zamanda 1,3 metre uzunluğunda bir kabloya yer veriyor.

iPhone’a Type-C geliyor! Neler değişecek?

 Apple, 2012 yılında iPhone 5 modeli ile Lightning adını verdiği bağlantı türünü kullanmaya başladı. Bu yıl ise Avrupa Birliği’nin son düzenlemeleri sonrasında iPhone modellerinde Type-C geçişini hızlandırmak zorunda kaldı. Peki bu teknoloji neleri değiştirecek?

iPhone 15 serisi Type-C kullanacak: İşte yenilikler!

Tüm Apple cihazları için tek kablo

Apple, 2015 yılından beri MacBook ve 2018’den beri iPad’lerde Type-C bağlantı noktasını kullanıyor. Fakat iPhone’da bir değişiklik yapmamıştı. Bu durum artık değişiyor ve tüm Apple ürünleri tek bir kabloyla şarj olup veri aktarımı yapabilecek. Yani eğer bir ekosisteminiz varsa küçük de olsa bu anlamda bir fayda sağlayacak.

iPhone Type-C

Gerçekten “hızlı” şarj gelebilir!

Android akıllı telefon üreticileri 240W gibi birçoğumuzun birkaç yıl boyunca daha yakından göremeyeceği kadar hızlı şarj teknolojisini kullanmaya başladı. Şuan için yaygınlaşmamış olsa da 100W’ın üstü telefonları görmeye başladık.Apple ise Lightning kablosu aracılığıyla iPhone’larda en yüksek 20W şarjı destekliyor. Kablosuz şarjda ise 15W’a kadar düşüyor. Birçok kişi için bu hızlar yeterli olsa da 200W gibi hızlara çıkan rakiplerinin karşısında oldukça yetersiz kalıyor. Type-C ise bu durumu değiştirecek en önemli unsur.

Herkes Type-C kullanıyor!

İhtiyacınız olduğunda etrafınızda mutlaka bir “iPhone şarj aleti” olan bulabilirsiniz ama yine de Type-C kadar yaygın olmayacaktır. Çünkü konsol kontrolcüsünden kulaklıklara, klavye&mouse kablosundan Android telefonlara kadar tüm cihazlar artık Type-C kullanıyor.

iPhone Type-C

Apple’ın birçok kabloyu kasti olarak lisansı olmadığı için desteklemeyeceği söyleniyor. Yine de bugüne kadar iPad ve MacBook ile uyumsuzluk yaşadığı için çalışmayan bir kablo görmedik, ancak Apple burada bir uyanıklık yaparak kendinden lisans almayan markaların ürünlerinde performansı azaltabilir. Yani veri aktarım veya şarj hızını lisanssız kablolarda düşük tutabilir.

Veri aktarım hızı “devasa” artacak

Lightning kabloları veri aktarım hızı konusunda 2023 dünyasında oldukça geri kalıyor. Çünkü en fazla 480 Mbps hıza ulaşabilirler. Yani yaklaşık olarak 2 saniyede 1 GB dosya aktarabilirler. Öte yandan USB4 v2.0 versiyon olan bir USB Type-C bağlantısı saniyede tam 80 Gbps dosya aktarım hızına ulaşabilir.

Bu da 2 saniyede 160 Gbps olduğu ve Lightning’in tam 160 katı hıza ulaşabildiği anlamına geliyor. Tabii kimse Apple’dan bir anda en yeni ve pahalı teknolojiyi getirip 160 kat hızlı bağlantı hızına çıkmasını beklemiyor, ancak teknoloji dünyasında yüzde 20-30’luk artışların yüksek sayıldığı bu günlerde 10 katlık artış sağlasa bile önemli bir artış olacaktır.

Sınırsız aksesuar desteği

Haberin başında da söylediğimiz gibi Apple, MFI lisansı olmayan kablolarda kasti olarak düşük hız gibi problemlere yol açabilir. Yine de Type-C lisanssız tüm Type-C kablolarını desteklemesi gerekiyor. Aksi takdirde Avrupa Birliği bunun cezasını kesecektir.