15 Şubat 2023 Çarşamba

9 aylık hamile eşini deprem sırasında balkondan atarak kurtardı

 Kahramanmaraş'ta deprem sırasında gece mesaisinden gelen adam, 9 aylık hamile eşinin hayatını balkondan atarak kurtardı. Depremden iki gün sonra İstanbul’da bir hastanede doğum yapan Tuba Aktaş, "Evimiz birinci katta olduğu için eşim beni balkondan aşağı attı. Toprak zeminin üzerine düştüğüm zaman karnımdaki bebeği kaybettiğimi düşündüm. Binadan biraz uzaklaşınca bir anda yıkıldı ve komşularımızın hepsi enkazın altında kaldı" dedi.Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki, 10 ilin etkilendiği depremlerde enkaz altında kalarak yaralanan bazı vatandaşlar, İstanbul'da farklı hastanelere getirilerek tedavi altına alındı. Esenyurt'ta tedavi altına alınan, 9 aylık hamile kadın hastanede doğum yaptı. 

“EŞİM BENİ BALKONDAN AŞAĞI ATTI”

Depremden iki gün sonra İstanbul'a gelerek doğum yapan Tuba Aktaş, "Gece sallanmaya başladık, evimiz birinci katta olduğu için hemen balkona koştuk ve eşim beni balkondan aşağı attı. Toprak zeminin üzerine düştüğüm zaman karnımdaki bebeği kaybettiğimi düşündüm. Binadan biraz uzaklaşınca bina bir anda yıkıldı ve komşularımızın hepsi enkazın altında kaldı. Sonrasında sancılarım başladı ve hastaneye giderek bebeğimizin durumunun iyi olduğunu öğrendik. Ablam İstanbul’da oturduğu için buraya geldik." dedi.Depremde hamile karısını evin balkonundan atarak kurtaran Murat Aktaş, "Ben gece vardiyasında çalıştığım için eve yeni gelmiştim, lavaboya doğru gittiğim sırada depremi hissettim ve hemen eşimi balkona götürerek aşağı attım daha sonra ben de kapıdan çıktım. Biz aile apartmanında oturuyorduk, birinci katta oturduğumuz için kaçabildik ama bizim dışımızda kimse kaçamadı hepsi yıkılan binanın altında kaldı. Eşimi alarak evimizin yakınında bulunan bir anaokuluna götürdüm ve iki gün orada kaldık, daha sonra doğum için yola çıktık ve bu hastaneye geldik ve oğlumuz burada sağlıklı bir şekilde dünyaya geldi” şeklinde konuştu.

Salçalı Köfte Tarifi

 Malzemeler :

Köfte harcı için:
500 gram az yağlı kıyma
1 adet orta boy kuru soğan
2 yemek kaşığı galeta unu
10 dal maydanoz
1 çay kaşığı tuz
1/2 çay kaşığı kimyon
1/4 çay kaşığı toz defne yaprağı
Sosu için :
2 yemek kaşığı zeytinyağı
2 diş sarımsak
1,5 yemek kaşığı domates salçası
1/2 yemek kaşığı biber salçası
1 su bardağı sıcak su
1/2 çay kaşığı tuz
Tavsiyeler :
Köfte harcını uzun bir süre yoğurup buzdolabında dinlendirmeniz lezzetini artıracaktır.
Ayrıca fırında köftenize kaşar ilavesi yapabilirsiniz.
Yapılışı :
Köfteleri harcı için; ortadan ikiye kestiğiniz kuru soğanı rendenin ince kısmıyla rendeleyin. Maydanoz yapraklarını incecik kıyın. Derin bir karıştırma kabına aldığınız az yağlı kıymayı; rendelenmiş kuru soğan, galeta unu, kıyılmış maydanoz, tuz, kimyon ve toz defne yaprağıyla karıştırın. Tüm malzemelerini eklediğiniz köfte harcını iyice özleşene kadar yoğurun. Ceviz büyüklüğünde parçalar alıp avuç içinizde yuvarlayarak köfteler hazırlayın. Az miktarda sıvı yağla yağladığınız döküm tavaya aldığınız köfteleri hafif bir renk alana kadar kızartın. Domates sos için; zeytinyağını küçük bir sos tenceresinde kızdırın. Küçük küpler halinde kestiğiniz sarımsakları ekleyip 1 dakika kadar soteleyin. Domates ve biber salçalarını katıp kokusu çıkana kadar soteleyin. Sıcak su ilavesiyle sosun kıvamını açın. Tuz ve arzu ettiğiniz baharatlarla tatlandırın. Kızarttığınız köfteleri ısıya dayanıklı fırın kabına alın. Hazırladığınız domates sosu üzerlerine gezdirip önceden ısıtılmış 200 derece fırında 25-30 dakika kadar pişirin. Fırından çıkardığınız köfteleri sosuyla birlikte sıcağı sıcağına sevdiklerinizle paylaşın.

14 Şubat 2023 Salı

Hindistan Havayolları artan talebi karşılamak için 250 Airbus yolcu uçağı sipariş etti

 Avrupa merkezli uçak üreticisi Airbus ile yapılan anlaşmanın ticari havacılık tarihindeki en büyük uçak alım anlaşmalarından biri olduğu belirtiliyor.Hindistan Havayollarının, Avrupalı uçak üreticisi Airbus'tan 250 yolcu uçağı sipariş ettiği bildirildi.

Hindistan Havayollarının sahibi Tata Sons'un Yönetim Kurulu Başkanı Natarajan Chandrasekaran, Airbus şirketi ile 40 geniş gövdeli A350, 210 dar gövdeli A320neo uçağının alımına ilişkin anlaşmaya vardıklarını söyledi.Chandrasekaran, Airbus Üst Yöneticisi (CEO) Guillaume Faury, Hindistan Başbakanı Narendra Modi ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron uçak alım anlaşmasına ilişkin video konferans yaptı.

Airbus, on milyarlarca dolar değerindeki anlaşmanın mali şartlarına ilişkin bilgi vermezken şirketin CEO’su Faury, anlaşmanın büyüklüğünün Hindistan’ın havacılık sektöründeki “büyüme arzusuna” işaret ettiğini belirtti.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, anlaşmaya ilişkin değerlendirmesinde, “iki ülkenin dostane ilişkilerinde bunun bir kilometre taşı olduğunu" kaydetti.

Hindistan Başkanı Modi ise ülkesinin küresel havacılık sektöründeki en büyük üçüncü pazara sahip olacağını; gelecek 15 yıl içinde 2 bin 500 uçağa ihtiyaç duyacağını söyledi.Fransa'nın güneybatısında yer alan Toulouse, Avrupa'nın en büyük havacılık merkezi olarak biliniyor ve Airbus’un en büyük tesislerinin yanı sıra şirketin genel merkezine de ev sahipliği yapıyor.

Hindistan Havayolları, 2022 başında Tata Group tarafından satın alınmıştı.

Kasımpaşa takımı facianın eşiğinden döndü! Otel değişikliği hayat kurtardı

 Kasımpaşa forması giyen genç eldiven Erdem Canpolat, Türkiye'yi sarsan deprem felaketinin ardından Bild'e röportaj verdi. 21 yaşındaki file bekçisi, Hatay'da nasıl hayatta kaldıklarının hikayesini anlattı.Kahramanmaraş'ta meydana gelen ve Türkiye'yi yasa boğan Deprem felaketlerinin ardından Kasımpaşa forması giyen kaleci Erdem Canpolat, Alman basınına konuştu.

Dünyaca ünlü Bild'e özel bir röportaj veren Erdem Canpolat, Hatayspor maçının ardından yaptıkları otel değişikliği sebebiyle hayatlarının kurtulduğunu anlattı. Canpolat, yaşanan yaşam mücadelesini cehenneme benzetti.Mehmet Topal enkaz çalışmalarına katıldı

"ASIL OTELİMİZ TAMAMEN YIKILDI"

"Hatay'da asıl kalacağımız takım oteli depremde tamamen yıkıldı. Geriye dönüp baktığımızda, orada kalmadığımız için kendimizi çok şanslı hissediyoruz. Daha kötü şeyler yaşayabilirdik. Cehennem gibiydi. Yorganın altına saklandım ve Allah'ın bizi koruyacağını umdum. Otel çökebilirdi. Oradan hemen ayrılmam gerektiğini düşündüm. Bir tişört, pantolon ve havlu kumaştan yapılmış beyaz otel terliklerini giyip kırık camların üzerinden geçtim."

"ARKADAŞLARIM BANA 'BURADAN CANLI ÇIKABİLİR MİYİZ?' DİYE SORDU"

"Koridorda takım arkadaşlarımla karşılaştım. Buradan canlı çıkıp çıkamayacağımızı soranlar oldu. Otel adeta bir labirent gibiydi. Bir süre sonra yola çıkmayı başardık. Aniden otelin tekrar sallandığını gördük. Çoğumuz şoktaydık. Yavaş yavaş diğer ekip üyeleri, eğitmenler ve süpervizörler de oteli terk etmeyi başardı. Birçoğu saat ve dizüstü bilgisayarlar gibi değerli eşyalarını geride bıraktı."

"CEHENNEMDEN ZAMANINDA ÇIKTIK"

"Hemen eve erken dönüş için ilgili ayarlamalar yapıldı. Takım otobüsü bizi havaalanına götürdü, kulüp başkanı özel bir uçakla İstanbul'a dönüş ayarladı. Havalimanına giderken yıkılmış evler gördük. Tam bir felaketti. Allah'a şükür cehennemden zamanında çıkmayı başardık."

Deprem bölgeleri için çadır sobası imal ediliyor

 Balıkesir’in Bandırma ilçesinde deprem bölgelerine gönderilmek üzere Bandırma Mesleki Teknik Anadolu Lisesinde seri üretimine başlanan çadır sobalarına yoğun talep gelmeye başladı. Bandırma Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde geçen hafta seri üretimine başlanan çadır sobalarından günlük 50 adet imal ediliyor. İlk etapta 173 soba deprem bölgesine gönderildi. Çadır sobalarının nakliyesini özel bir firma üstlendi. Okul Müdürü Şefik Açar ve üretime katkı sağlayan herkese teşekkür etti. Bandırma eğitim camiası olarak deprem bölgesine yardımlarının devam edeceklerini ifade etti.

Açar: “Günlük 50 soba imal ediyoruz”

Konu hakkında açıklamalarda bulunan Okul Müdürü Şefik Açar, "Öncelikle deremde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Bizler de katkı sağlamak adına İl Milli Eğitim Müdürlüğü’müzün talimatlarıyla ve ilçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzün koordinesiyle en kış günü ısınma ihtiyaçlarını gidermek için soba eksikliğini tespit ettik. Bu konu ile çalışmalar yürütüyoruz. Okulumuzun her alanında öğretmenlerimiz bu işlerde görev alıyor. Sadece metal işlerindeki öğretmenlerimiz değil, diğer öğretmen arkadaşlarımızda birlikte gece gündüz çalışıyoruz. Günlük ortalama 50 soba imal ediyoruz. Kapasiteyi artırarak 70’i hedefliyoruz. Geçtiğimiz gün 173 sobayı deprem bölgesine gönderdik. Halihazırda da 193 sobamız paketlendi ve gönderime hazırvaziyettedir. Elimizin yettiğince bu süreçte oradaki insanlarımızın ısınmasına katkı sağlayabiliriz” dedi.Balat: “depremzede mağdur bizim ihtiyacımız yok siz onları başkasına verin”

Devlet Demir Yolarında çalışan ve gönüllü olarak Bandırma Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde imalata yardım eden Abdullah Balat, geçen gün gittiği Malatya’da deprem bölgesini anlatırken gözyaşlarına hâkim olamadı. Balat, “Demir yollarında tren vagonlarında mağdur olan vatandaşlar kalıyordu. Halkımız o kadar çok duyarlı ki “bizim ihtiyacımız yok siz onları başkasına verin" diyecek kadar hassas bir toplumumuz var. Deprem bölgesinde gıda- kıyafetlerden öte insanlarımız üşüyor. Malatya’da gece hava sıcaklığı eksi 22 dereceleri gördük. O bölgede de ısınma ihtiyaçları var. Yol kenarlarında imkânı olan vatandaşlar ellerinde olan poğaça, çay ikram etmek istiyor. Enkazın başında üşüyen insanlar, umutla bekleyen aileler göçük altında ailelerinden sağ çıkar mı diye bekleyiş içerisindeler. Memleketim Dursunbey, herkes ne yapabilirim umuduyla yarayı sarmak istiyor" ifadelerini kullandı. 

116 kilo uyuşturucu Kayseri’ye sokulamadan ele geçirildi

 Kayseri İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince bir araçta yapılan aramalarda 116 kilo 500 gram uyuşturucu madde ele geçirildi. Edinilen bilgiye göre Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü görevlilerince yapılan çalışmada S.A. ve H.K.’nin şehre yüklü miktarda uyuşturucu madde getireceği bilgisine ulaşıldı. Takibe alınan araç uygulama noktasında durdurulurken, ekiplerce araçta yapılan aramalarda 116 kilo 500 gram uyuşturucu madde ele geçirildi.Olayla ilgili S.A. ve H.K. gözaltına alınırken soruşturmanın sürdüğü öğrenildi.

Deprem sonrası binlerce balık telef oldu

 Kahramanmaraş’ta yaşanan 2 büyük deprem sonrası Tekir mahallesinde balık tesislerinde binlerce balık su kaybından dolayı telef oldu. Kahramanmaraş Pazarcık’ta 7,7 ve Elbistan 7,6 büyüklüğündeki deprem yüzlerce yerleşim noktasını yerle bir ederken, Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesinde yer alan Tekir mahallesindeki balık tesislerinde binlerce balık kaynak sularının çekilmesi nedeniyle telef oldu.

Tekir, Yeşilgöz, Arıkan ve Kumarlı taraflarında meydana gelen olumsuzluğu giderilmesi için bölgeye yavaş yavaş su verilmeye başlandı.

Telef olan balıklar, işletmeciler tarafından fotoğraflanırken, balık üreticileri bölgeye daha fazla su sevkiyatının yapılması konusunda yetkililerden yardım istedi. Bölgede yaşayan yavru balıklara müdahale edilmemesi halinde onların da telef olmasından korkul

Doktor enkaz altından saatler sonra çıktı! Depremde eşinin son sözlerini söyledi

 Hatay'da depremde yıkılan apartmanda eşi yaşamını yitiren, kendisi ise 25 saat sonra enkazdan çıkarılan 112 Acil Komutanı Merkezi'nde görevli Dr. Ufuk Bayraktar, Adana’da ameliyat edildi. Vücudunda çok sayıda kırık bulunan Bayraktar eşiyle son anlarını ve enkaz altında yaşadıklarını DHA’ya anlattı. Bayraktar, “Güzel anılardan konuşuyorduk. Eşimin son sözü 'Bir kahve mi yapsak acaba' oldu. Ondan sonra deprem başladı zaten. Sadece çığlığını duyabildim. Ondan çok özür diliyorum. Veda edemedim ona ben” dedi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat’taki depremlerde Hatay’da yıkılan Derya Apartmanı’nın zemin katında oturan Hatay 112 Acil Komutanı Merkezi'nde görevli Dr. Ufuk Bayraktar ve eşi Ela Bayraktar, enkaz altında kaldı. Dr. Bayraktar, arama-kurtarma ekipleri tarafından 25 saat sonra sağ çıkarılırken eşi Ela Bayraktar’ın ise cansız bedenine ulaşıldı. Vücudunda çok sayıda kırık olan Bayraktar, Hatay’daki hastanede yapılan ilk müdahalenin ardından Adana'da özel bir hastaneye sevk edildi. Burada ameliyata alınan Bayraktar, daha sonra servise alındı. Yaşadığı acıyı tarif etmekte zorlandığını söyleyen Bayraktar DHA’ya konuştu. YARDIM SESİ GELDİĞİNDE KULAKLARIMA İNANAMADIM’

Deprem anını çok net hatırladığını söyleyen Ufuk Bayraktar, eşiyle o sırada uyanık olduklarını ve sohbet ettiklerini söyledi. Depremin başlamasıyla eşiyle çök kapan yaptıklarını dile getiren Bayraktar, “Sonrasında binanın yıkıldığını hissettim. Bilincimi hiç kaybetmedim ama zaman algım gitti. Ben yaklaşık 16 saat sonra çıkarıldığımı sanıyordum ama 25’inci saatte kurtarılmışım. Enkaz altındayken acısız şekilde ölmeyi diledim. Yardım sesi geldiğinde kulaklarıma inanamadım. Evlerimiz başımıza yıkıldı. Enkaz altında kaldık. Ya yaralandık ya öldük. Bina çok yeniydi. Deprem yönetmeliğinden sonra yapılmıştı. Buna rağmen yıkıldı. İçimiz rahat şekilde almıştık. Sonu acı oldu" dedi.

‘EŞİME VEDA EDEMEDİĞİM İÇİN ONDAN ÖZÜR DİLİYORUM’

Eşiyle son anlarını anlatan Bayraktar, “Son sohbetmiş. İkimiz de bilemedik. Güzel anılardan konuşuyorduk. Eşimin son sözü 'Bir kahve mi yapsak acaba’ oldu. Ondan sonra deprem başladı. Sadece çığlığını duyabildim. Ondan çok özür diliyorum. Veda edemedim ona. Çok özür diliyorum. En azından veda edebilmek, cenazesinde bulunmak, mezarına kendim yerleştirebilmek isterdim. En azından buna hakkım olmalıydı. Deprem böyle lanet bir şey” diye konuştu.

Rönesans Rezidans'ın sakininden dehşete düşüren sözler! 'Yöneticiye anlatınca alay eder gibi davrandı'

 Kahramanmaraş depreminde büyük yıkımın yaşandığı illerden biri de Hatay oldu. Kentte en yüksek can kaybının yaşandığı binalardan biri olan Rönesans Rezidans'ın sakinlerinden Zekiye Barutçu Yiğitbaşı, 2022 yılında binanın koridorunda çatlak olduğunu, temelinin kaydığını söyledi. Yiğitbaşı, "Yöneticiye temelin kaydığını söyledim, alay edermişçesine güldü. Komşularıma anlattım, herkes duyarsız kaldı" dedi.

Depremlerde yerle bir olan ve çok sayıda insanın hayatını kaybettiği Rönesans Rezidans'ta 10 yıl yaşayan sakinlerinden, Hatay Belediyespor eski Başkanı Zekiye Barutçu Yiğitbaşı, 2022 yılında koridorlarda çatlaklar oluşmaya başladığını, binanın temelinin kaydığını iddia ederek, yöneticiye bu durumu anlattığında kendisiyle alay eder gibi davrandığını, komşularının ise duyarsız kaldığını söyledi. Binanın kontrol edilmesi ve önlem alınması için çaba gösterdiğini ancak, sonuç alamayınca taşınma kararı aldığını ifade eden Yiğitbaşı, "Cennetten bir köşe, cehennem oldu" dedi.  YÖNETİCİYE TEMELİN KAYDIĞINI SÖYLEDİM"

Rönesans Rezidans'a Yiğitbaşı, tavsiye üzerine Rönesans Rezidans'tan daire satın aldığını ve 2013 yılında taşındığını söyleyerek, "İki daire aldık. 2022 yılına kadar da burada oturduk. Taşınmadan kısa süre önce koridorda çatlak gördüm. Her geçen gün o çatlak büyüdü, birkaç ay sonra bir parmak girecek kadar genişledi. Yöneticiye anlattım, 'Ben korkuyorum' dedim. Temelin kaydığını düşündüğümü söyledim. Alay edermişçesine güldü. Olayın üzerine gittim, günlerce uyardım. Bunun üzerine yöneticim bana sorunu hallettiği söyledi. Nasıl çözdüğünü sorduğumda, mühendisler geldi, yapı denetimi yaptılar dedi. Teknik bazı şeyler söyledi, anlamadım. Komşulara da söyledim. Baktım herkes duyarsız, taşınmaya karar verdim" dedi. "VOLKAN DEMİREL DE ORADA OTURUYORDU"

Yiğitbaşı, inşaat teknikeri bir arkadaşının depremden sonra Rönesans Rezidans'ın enkazında inceleme yaptığını belirterek, "Kalıntıları elinde ovaladığında, kil gibi parçalandığını, bina demirlerinin yanlış şekilde bağlandığını söyledi. Kolonların kesilmiş olduğuna dair söylentiler de duydum. Doğruysa kesinlikle cinayet. Zaten binanın yıkılış şekli çok tuhaf. Evet, çok bina harap oldu ama, hiçbiri Rönesans gibi değil. Orada 800-900 kişi oturuyordu. Ben eski Hatay Belediyespor Başkanıyım. Hatayspor'un da kongre üyesiyim. Hatayspor'un bütün futbolcuları orada yaşıyordu, hatta Volkan Demirel de orada oturuyordu. Ama o anda iki futbolcu varmış. Çok sevdiğim komşularımı kaybettim" dedi. "CENNETTEN BİR KÖŞE CEHENNEM OLDU"

Yiğitbaşı, inşaat şirketinin rezidans sakinlerinin görüşlerini yazdıkları bir anı defteri hazırlandığını, 'Cennetten bir köşe' ifadesinin de kendisine ait olduğunu belirtti. Yiğitbaşı, "Aslında ilk olarak yazmak istemedim. Sanki yazacağım ama, kötü bir şey olacak gibi. Çok ısrarcı oldular, ben de yazmaya karar verdim. Bir övgü gibi yazdım çünkü, hakikaten de öyleydi. Yüzme havuzu, spor salonu her yer yeşillik, her imkân vardı. Üç beş satırlık bir güzelleme yazdım. O sözü de sosyal medyada kim bulmuşsa, viral olmuş. Ben çok utandım ve bir sorumluluk duygusuyla sosyal medyadan, şimdi anlattığım gibi görüşlerimi paylaştım. Katiller mutlaka yargılanmalı, sakın tutuksuz olarak salıvermesinler. O cennetten bir köşe cehennem oldu" dedi. 

Yollar, raylar, duvarlar, tarlalar yer değiştirmiş

 Maden Teknik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü ekipleri, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi merkezli 7.7 ve Elbistan merkezli 7.6 büyüklüğündeki depremlere ilişkin sahada inceleme yaptı.

Depremin vurduğu bölgelerde uzmanların sahada yaptığı incelemelere ilişkin fotoğraflar, MTA’nın internet sitesinde yayımlandı. Buna göre; Hatay’ın Kırıkhan ilçesinde yapılan incelemede ilçe merkezinden geçen yolun bir kısmının depremin etkisiyle bir miktar sola kaydığı ve yolda derin çatlaklar oluştuğu görüldü. Kırıkhan ile Hassa arasındaki köy yolu ve refüjde de yüzeyde oluşan kırık boyunca 2.5 metrelik yer değiştirme tespit edildi.DUVARLAR 4.5 METRE KAYDI

Yine Hassa güneyinde tespit edilen fay kırığı nedeniyle zeytin ağaçlarının 3.3 metre yer değiştirdiği belirlendi. Hassa’nın kuzeyinde asfalt yolda 3.2 metre, Hassa-Islahiye arasında yolda 3.5 metrelik yer değişikliği tespit edildi. Islahiye güneyinde yol ve su kanalında 3.7 metre, aynı bölgede taş duvarda 4.5 metre yer değişikliği saptandı. Islahiye kuzeyinde 100 metre genişliğindeki bir alanda tarla arkalarında yüzeyde 1.5-1.9 metre arasında sistematik yer kaymaları tespit edildi.

Yollar, raylar, duvarlar, tarlalar yer değiştirmiş
Yollar, raylar, duvarlar, tarlalar yer değiştirmiş                                                                                                                                                                 KUM VOLKANLARI OLUŞTU

Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesi güneyinde de 3.7 metre ve 3.2 metre sola kayan yollar belirlendi. Narlı tren yolunda ise 2.7 metrelik sola kayma saptandı. Yine Türkoğlu-Pazarcık segmentinde de zeminde kaymaların yanı sıra kum volkanları şeklinde gelişmiş sıvılaşma yapıları tespit edildi.

Çelikten seçim tartışmalarına yanıt

 AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Yüreğir Belediyesinde AA muhabirine yaptığı açıklamada, sahada, afet alanında büyük bir mücadelenin olduğunu söyledi.

Adanada arama kurtarma çalışmalarının tamamlandığını belirten Çelik, kentte dışarıdaki vatandaşların koşullarını iyileştirmeye, yaralıların yaralarını sarmaya odaklandıklarını dile getirdi. Diğer şehirlerde enkazlarda arama kurtarma çalışmalarının sürdüğünü aktaran Çelik, "Enkazdan canlılarımızı kurtarma, sağ salim onlara kavuşma gayreti devam ediyor. Her duyduğumuz haberle seviniyoruz. Bugün de bu şekilde haber duymak bizi çok memnun etti. Tabii aynı zamanda da evleri yıkılmış, dışarıda olan vatandaşlarımızın ihtiyaçlarının karşılanması konusunda büyük bir koordinasyon var. Şunu söylemek isterim koordinasyon ve diğer afetle mücadelenin gerekleri konusunda elden gelen gayret üstün bir çabayla gösterildi." diye konuştu."YAĞMAYA KARŞI TAVİZ YOK"

Çelik, sahada birlik, beraberlik, kardeşlik ve büyük bir insanlık dayanışmasının olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Milli dayanışmanın yanı sıra büyük bir insanlık dayanışması var. Türkiyenin her tarafından, insanımızın gösterdiği çaba karşısında duygulanmamak elde değil. Herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor. Tabii birtakım marjinal olaylar olduğunda, örneğin yağma gibi ya da benzeri birden bire özellikle sosyal medyada sanki sahanın bütün gerçeği buymuş gibisinden bir manzara çizilmeye çalışılıyor. Bu doğru değil. Esas manzara, esas resim burada dayanışmanın, kardeşliğin olmasıdır, herkesin birbirine sahip çıktığı bir tablonun olmasıdır. Bu yağma ve benzeri olaylar karşısında zaten yapılması gereken, vatandaşlarımız kesinlikle kendileri müdahale etmemeliler. Biz bunlara karşı acımasız ve tavizsiz bir mücadele vereceğimizi söyledik. Tabii ki bu kararlılığımızın ifadesidir, yağmaya müsaade etmeyeceğimizi ifadesidir. Tabii ki Türkiye hukuk devletidir. Vatandaşlarımız güvenlik güçlerine haber verirler. Güvenlik güçleri de bunları adli mercilere teslim eder ve adli merciler de hukuk içerisinde gereğini yaparlar."

Çelik, yaralanmış, annesini, babasını kaybetmiş çocukların da güvende olduğunu, tedavilerinin yapıldığını ve devletin korumasında gönüllü annelerin onlarla yakından ilgilendiğini söyledi.

"YALANLA MÜCADELE EDİYORUZ"

Vatandaşların sağduyusu ve birlik beraberliğiyle afetin de aşılacağını belirten Çelik, "Bir sürü yalanla ve dezenformasyonla mücadele ediyoruz. Bu yıkım mantığı, yalanlar emin olun mücadelede kullanılması gereken enerjinin bir kısmının maalesef bunlara gitmesine yol açıyor. Vatandaşımızın sağduyusu, bu birlik beraberliğiyle inşallah bu afeti de hep beraber aşacağız. Kaybettiğimiz canlara Allahtan rahmet diliyoruz. Yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda da hem enkazdaki arama kurtarma çalışmaları hem diğer çalışmalar devam ediyor." dedi.

Dün İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığını ziyaret ettiğini hatırlatan Çelik, orada koordineli bir şekilde yurt içi ve dışından gelen yardımların hava ve kara araçlarıyla bekletilmeden ihtiyaç olan yere sevk edildiğini söyledi.

Adana Şakirpaşa Havalimanının ve İncirlik 10. Tanker Üs Komutanlığının lojistik üs haline geldiğini belirten Çelik, yurt dışından gelen ekiplere teşekkür etti.

"DAYANIŞMAYLA ATLATACAĞIZ"

Pek çok devletin, ülkenin elindeki acil durum kaynaklarını Türkiyeye seferber ettiğini aktaran Çelik, şunları söyledi:

"Ülkemizin gördüğü en büyük krizlerden bir tanesi olmakla birlikte dünyanın gördüğü en büyük afetlerden bir tanesi. Dolayısıyla bu devletlerin dayanışmasını bile aşan uluslararası örgütlerin de devreye girmesini gerektiren, herkesin elindeki kaynakları seferber ettiği büyük bir afet. Mücadele kesintisiz bir biçimde sürüyor. Burada sahaya hakim olan şey kesinlikle kaos değil, tam bir koordinasyon. Kesinlikle şiddet değil, tam bir kardeşlik duygusu, kesinlikle başıbozukluk değil. Herkesin ne yaptığını bildiği büyük bir sorumlulukla hareket ettiği bir tablo bu. Zaten fedakarca bu mücadeleyi sürdürenler, ne olduğunu görüyor. İnşallah bunu da el birliğiyle, güç birliğiyle kardeşlikle, dayanışmayla bu afeti de atlatacağız."

"BUGÜN TEK GÜNDEMİMİZ VAR"

Çelik, seçim tarihiyle ilgili tartışmalara da değinerek, şunları kaydetti:

"Şu anda biz canlarımızı enkazdan kurtarmanın derdindeyiz. Şu anda biz yaraları sarmanın mücadelesini veriyoruz. Canlarımızı kurtarmanın mücadelesini veriyoruz. Seçimle ilgili herhangi bir şey konuşmayı çok yanlış buluruz. Hiçbir şekilde doğru bulmayız. Bugün tek gündemimiz var. Bu canlarımızı nasıl kurtarırız. Bu yaraları nasıl sararız. Dışarıda evsiz kalmış vatandaşımızın yanında olmaya nasıl devam ederiz. Bu afetle verdiğimiz mücadeleyi sahadan hiç ayrılmadan nasıl sürdürürüz... Onun dışında seçim ya da başka bir şeyin konuşulması söz konusu bile değil. Cenazelerimizi defnederken, yaralı insanımıza sahip çıkarken böyle bir şeyi hiçbir şekilde konuşmayız. Bu tip konuşmaların da bizimle bir ilgisi yoktur."

Prefabrik yapı ve konteynerlerde KDV oranına deprem düzenlemesi

 Prefabrik yapı ve konteynerlerin, depremden etkilenen 10 ilde afetzedeler ile ilgili kurum ve kuruluşlara tesliminde KDV oranı yıl sonuna kadar yüzde 18'den yüzde 1'e düşürüldü. Kahramanmaraş depreminin ardından kurulacak olan prefabrik yapılara ilişkin KDV düzenlemesi gerçekleştirildi. Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yer alan karara göre, OHAL ilan edilen illerde kullanılmak üzere 31/12/2023 tarihine kadar (bu tarih dahil) afetzedeler ile 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 17'nci maddesinin birinci fıkrasında sayılan kurum ve kuruluşlara tesliminde (kurulum ve montaj dahil) KDV yüzde 18 yerine yüzde 1 olarak uygulanacak.

BAKANLIK DUYURDU: İHRACATI YASAKLANDI

Ticaret Bakanlığı, depremler nedeniyle ilk etapta ortaya çıkan geçici barınma ihtiyacının acilen giderilmesi için konteyner ev ve prefabrik yapı ihracatını 3 ay yasaklandığını duyurdu

Cumhurbaşkanı Erdoğandan açıklamalar

 Cumhurbaşkanı Erdoğandan açıklamalar Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısının ardından kameraların karşısına çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önemli açıklamalarda bulundu...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Cumhurbaşkanlığı Kabine toplantısı sona erdi.

Kahramanmaraş merkezli depremlerin koordine edildiği AFAD Merkez Binasındaki Kabine Toplantısı, 4,5 saat sürdü.Toplantıya deprem bölgesinde görev yapan bakanlar video konferans yöntemiyle katıldı.

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Diyarbakırdan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum Gaziantepten, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez İskenderundan, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati Şanlıurfadan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer Malatyadan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Hataydan, Ticaret Bakanı Mehmet Muş ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu da Adıyamandan toplantıya iştirak etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremler hakkında, "Dünyadaki uzmanların tamamının da ittifakıyla, büyüklüğü, yıkıcılığı, istisnai bir tabiat olayı olarak değerlendiriliyor" dedi.

Kahramanmaraş merkezli depremlerde 35 bin 418 kişinin hayatını kaybettiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yaralılarımızın 13 bin 208i halen hastanelerimizde tedavi altındadır." dedi.

"19 BİNİ AŞKIN BİNADAN 15 BİNİNİN MÜDAHALESİ TAMAMLANDI"

Erdoğan konuşmasında şu bilgileri verdi: Deprem bölgesinde enkaz haline gelen 19 bini aşkın binadan 15 bininin müdahalesi tamamlandı. Deprem bölgesindeki yaklaşık 369 bin binadaki 1 milyon 850 bin ev ve iş yeri Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekipleri tarafından incelendi. İlk belirlemelere göre deprem bölgesinde 47 bin binadaki 211 bin konutun, yıkılmış, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğu tespit edildi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:

"İHTİYAÇLARA GÖRE VATANDAŞLARIMIZA İLAVE DESTEK YEPACAĞIZ"

Hiçbir vatandaşımızı maddi-manevi açıdan sahipsiz bırakmayacak, yardım ve barınma çalışmalarının sürmesini sağlayacağız. Kademli olarak birkaç ay içerisinde fay hatlarının uzağında inşa edeceğimiz tüm konutların yapımına geçilmiş olacaktır. Depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarına, acil ihtiyaçları için 100 bin lira nakdi yardımda bulunuyoruz. Önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak ihtiyaçlara göre vatandaşlarımıza ilave destekler yapacağız. Bölgedeki işletmelere yönelik ilave kredi garanti fonu kefaletli kaynaklar hazırlanmıştır. Bankacılık sektörümüz, 2022 karlarının belli bir oranını, şu an itibarıyla 50 milyar lira civarında, depreme tahsis ettiler. Yurt içinde ve dışında AFADa yapılan, şimdilik tutarı 8,3 milyar lirayı bulan yardımların tamamını deprem bölgesi için kullanıyoruz. oplam 1,6 milyon depremzedenin barınma ihtiyacını karşılamış durumdayız. Vergi ertelemelerinden bankacılık düzenlemelerine kadar pek çok unsuru içeren mücbir sebep halinden yaklaşık 638 bin mükellefimiz yararlanacak. Katardan yola çıkmaya başlayan 10 bin konteyneri ülke içinden ve dışından yapacağımız takviyelerle ihtiyaç sahiplerinin hizmetine vereceğiz. Kabine üyeleri, kabine toplantısına katılan kamu görevlileri olarak, depremzedeler için AFADa toplam 136 milyon 589 bin lira bağışta bulunma kararı aldık. Yarın akşam saat 20.00de Türkiye, KKTC ve Azerbaycanda Türkiye tek yürek sloganıyla bir yardım kampanyası düzenlenecek.

"DEPREMDE DEVLET VE MİLLET OLARAK SEFERBER OLDUK"

Cumhurbaşkanı Erdoğanın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

Bölgedeki şehirlerimizin ayakta kalan kapasiteleriyle ülkemizin tamamındaki kamu imkanlarını hemen harekete geçirdik. Yıkımın büyüklüğüne ve kış mevsiminin engellerine rağmen şartları sonuna kadar zorladık. En kısa sürede ve etkinlikte şehirlerimize ulaşmak için devlet ve millet olarak seferber olduk. Ayrıca şehirlerimizin hasar gören içme suyu ve kanalizasyon altyapıları da depremzedeler ve yardım ekipleri için sorunları beraberinde getirdi. Böylesine büyük felaket dünyanın hangi ülkesinde yaşanırsa yaşansın görülebilecek aksaklıklar elbette bizde de yaşandı. Devletimizin bakanlık, kurum, sivil toplum, uluslararası yardım kuruluşuyla deprem bölgesine bir an önce ulaşmak ve çalışmalara başlamak için canla başla mücadele etmiştir.

"YAKLAŞIK 250 BİN KAMU GÖREVLİMİZ ÇALIŞMALARDA YER ALDI"

İlk saatte zorluklar aşıldıkça yürütülen çalışmalar daha sistematik ve etkili hale gelmeye başlandı. Depremin etkilediği yerleşim yerlerine ulaşıldı. Bölge genelindeki çalışmalar arama kurtarma, yardım malzemelerin dağıtımına kadar bütün süreçleri ile düzene sokuldu. Yaklaşık 250 bin kamu görevlimiz deprem bölgesindeki çalışmalarda yer alıyor. Sivil toplum kuruluşları ve uluslararası yardım ekipleri ve profesyonel kadro sayısı 35 bini aştı. İş makinası sayısı 12 bin 235, uçak sayısı 76, helikopter sayısı 121, gemi sayısı 26, İHA 45e ulaştı. Depremin üzerinden geçen uzun saatlerin ardından bile arama kurtarma ekiplerimizin yıkıntıların altından canlı vatandaşlarımızı çıkartabiliyor olması bu kara tablo içindeki en önemli teselli kaynağımızdır. 320 seyyar mutfak bölgede her gün sıcak yemek dağıtıyor. Kızılay yemek adedi 20 milyon, ekmek 22 milyon adedi buldu.

"EV VE İŞ YERLERİNİ YENİDEN YAPIP HAK SAHİPLERİNE TESLİM EDECEĞİZ"

100 ülkeden yardım çağrısına cevap aldık. 84ü toplamda 10 bin 943 arama kurtarma personeli ile sahadaki çalışmalara katıldı. 4 ülkenin ekibi çalışmalarını tamamlayıp geri döndü. Bu rakamın dünyadaki toplam arama kurtarma kapasitesinin çok önemli bölümüne tekabül ettiğinin altını çizmek isterim. Bizi arayan dünyanın dört bir yanından 42 ülkenin devlet ve hükümet başkanıyla telefonda görüşmelerim oldu. Katar Emiri kardeşim ile çeşitli ülkelerden bakan seviyesindeki temsilcileri ülkemize gelerek taziyelerini ilettiler. Enkaz altında kalan son vatandaşımızı oradan çıkarana dek çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Arama kurtarma çalışmalarını bitirdikten sonra enkaz kaldırma işlemlerini hızlandıracağız. Depremin yıktığı, oturulamaz hale getirdiği her ev ve işyerini yeniden yapıp, hak sahiplerine teslim edeceğiz.

"HASAR TESPİTİNDEN SONRA İNŞAAT ÇALIŞMALARINA BAŞLAYACAĞIZ"

TOKİ ülke genelinde 1 milyon 180 binanın kalitesi ve güvenliği ile depremlerden alnının akıyla çıkmış kuruluşumuzdur. Son afette yıkılan tüm binaların yüzde 98inin 1999 yılı öncesi inşa edilenler olması bize bina standardı ve denetimi konusunda kat ettiğimiz ilerlemeye göstermekle birlikte işi daha sıkı tutmamız gerektiğini de hatırlatıyor. Bilimsel verilerin ışığında bölgede yeni inşa edilecek konutlar ve şehirlerle ilgili hazırlıklara Çevre Şehircilik Bakanlığımız ile TOKİmiz tarafından başlatılmıştır. Hasar tespiti biten her yerde derhal inşaat çalışmalarına geçeceğiz. Mart başı itibariyle 30 bin konutun inşasına hemen başlıyoruz. Birkaç ay içinde fay hatlarının uzağında inşa edeceğimiz tüm konutların yapımına geçilmiş olacaktır. Amacımız 1 yıl içinde deprem bölgesinin tamamında konut ihtiyacını çözecek sayıda kaliteli ve güvenli yapının inşasını tamamlamaktır.

"HİÇBİR VATANDAŞIMIZI MADDİ VE MANEVİ SAHİPSIZ BIRAKMAYACAĞIZ"

Bu sürede çadır, konteynır, prefabrik yapılar, otel odaları, kamu misafirhaneleri, diğer illerimizdeki kiralık konutlarla depremzedelerin geçici barınma ihtiyaçlarına cevap vermeyi planlıyoruz. Deprem bölgesi vatandaşlarımızdan 1 yıl sabretmelerini istiyorum. İnşallah depremin yol açtığı yıkımları tümüyle telafi edeceğiz. Van, Elazığ, Malatya, İzmir, Bingöl depremleri, Kastamonu, Bartın, Sinop, Giresun sel afetleri, Antalya ve Muğla yangınlarında nasıl kısa sürede yıkımın izlerini silip yeni konutları sahiplerine teslim ettiysek Allahı izniyle burada da aynısını yapacağız. Hiçbir vatandaşımızı maddi ve manevi açıdan sahipsiz bırakmayacağız. Deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımdan istirhamım; şehirlerine, ilçelerine, mahallelerine, evlerine işlerine hayatlarına sahip çıkmalarıdır. Yılgınlık, benzinlik, yorgunluğa, yeise kapılmadan beraberce bu felaketin acısını dindirecek, kayıpları telafi edeceğiz.

"HAYATINI KAYBEDENLERİN YAKINLARINA 100 BİN LİRA NAKDİ DESTEK"

Dün İstanbul Çam Sakura Hastanesindeydim. Oradaki depremzede vatandaşlarımızı, çocukları, aileyi bizzat görme fırsatım oldu. Birçoğu İstanbuldaki ailelerin yanına gelmek, yaralı olanlar da Çam Sakura Hastanemizde tedavilerini oluyorlar. İstanbulun değişik hastanelerinde dağıtılmak suretiyle bu noktada Sağlık Bakanlığımız gerekli müdahaleleri yapıyor. İlk etapta oturulamaz hale gelen hane başına 15 bin lira taşınma ve 5 bin lira ile 2 bin lira arasında kira yardımı. Hane başına 10 bin lira destek yardımı yapacağımızı açıklamıştık. Depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarına, acil ihtiyaçları için 100 bin lira nakdi yardımda bulunuyoruz. Vatandaşlarımıza ilave destekler de yapacağız. Devlet ve millet olarak elele vererek hiçbir mağdur ve mazlumu sahipsiz bırakmayacağız.

"BANKALARDAN 50 MİLYAR LİRA CİVARINDA DAYANIŞMA PAKETİ"

Bankacılık sektörümüz, Hazine ve Maliye Bakanlığımız öncülüğünde 2022 karlarını yüzde itibariyle belli bir oranını şu an itibariyle 50 milyar lira civarıda bunları dayanışma paketi olarak depreme tahsis ettiler. Bu meblağ depremzedeler için yapılacak çalışmalarda kullanılacaktır. Bölgedeki işletmelere yönelik ilave kredi garanti fonu kefaletli kaynaklar hazırlanmıştır. Ülkemizin ihracatına 20 milyar dolar katkıda bulunan bölgenin ayağa kalkmasını sağlamak için her türlü katkıyı sağlayacağız. Vergi ertelemelerinden bankacılık düzenlemelerine kadar pekçok unsuru içeren yaklaşık 638 bin mükellefimiz yararlanacaktır. AFADa yapılan şimdilik tutarı 8, 3 milyar lirayı bulan yardımların tamamını deprem bölgesi için kullanıyoruz. Yarın akşam saat 20.00de KKTC ve Azerbaycandaki tüm televizyon kanalları ve radyoların katılımı ile Türkiye Tek Yürek sloganıyla bir yardım kampanyası düzenlenecek.

"ÖĞRENCİLERİMİZİN MAĞDURİYETİNE MEYDAN VERMEDEN DEPREMZEDELERE AÇTIK"

Şahsımızın ve arkadaşlarımızın maaşlarından yaptıkları taahhütler iş insanların katkılarıyla AFADa toplamda 136 milyon 586 lira bağış kararı aldık. Büyük yıkım ve can kaybı yaşanan 10 ilimizi ziyaret ederek çalışmaları yerinde gördük. Halihazırda kamu yurtları ve oteller olmak üzere 1.6 milyon depremzedenin barınma ihtiyacını karşılamış durumdayız. Tahliyeler ve kendi imkanlarıyla 2 milyon 200 vatandaşımızın bölge dışına çıktığını değerlendiriyoruz. Katardan yola çıkmaya başlayan 10 bin konteynırı ülke içi ve dışından yapacağımız takviyelerle ihtiyaç sahiplerinin hizmetine vereceğiz. Kamu misafirhaneleri başta olmak üzere diğer barınma tesislerini de bu amaçla kullanıyoruz. Kredi ve Yurtlar Kurumumuza bağlı yurtlarımızı da öğrencilerimizin mağduriyetine meydan vermeden depremzedelere açtık.

"EMNİYET, JANDARMA VE TSKNIN GAYRETLERİNE TEŞEKKÜR EDİYORUM"

Binlerce üniversite öğrencimiz, akademisyenimiz, idari personelimiz deprem bölgesinde çalışmalarda aktif görev alıyor. Deprem bölgesinde tüm okullarda ikinci dönemde devam şartı aranmayacaktır. Deprem bölgesinde 1 mart itibariyle 10 ilimizde ki, buna Elazığı ilave edeceğim şartları uygun okullarımızda eğitim, öğretime başlama imkanını veriyoruz. Eğitimci ordumuzun barınmadan gıdaya, arama kurtarmadan destek organizasyona kadar her alanda yürüttüğü çalışmaları takdirle karşılıyoruz. Emniyet teşkilatımız, 73 bin, jandarmamız 65 bin personeliyle bölgede hizmet veriyor. 10 bine yakın gönüllümüz adeta destan yazıyor. Milli Savunma Bakanlığımız ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz tüm unsurlarını depremzedelere yardımcı olmak, güvenliği sağlamak üzere seferber olmuştur. Bölgede görev yapan 38 bin kahraman Mehmetçiğimize yaptıkları fedakarlık ve gayretleri için bir kez daha teşekkür ediyorum.

"NE YAZIK Kİ SİYASET BURADA DA ÇİRKİNLEŞTİ"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımız Zonguldak Türkiye Kömür İşletmelerinden buradaki deprem bölgesine gelen tüm oradaki madencilerimizin gerçekten cansiperane verdikleri mücdaele hiçbir zaman hatıralarımızdan silinmeyecektir. AFADın diğer tüm unsurları bu mücadeleyi bu şekilde verdiler. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız depremzedelere psiko sosyal destek, kimsesiz çocuklara sahip çıkmaya kadar sorumluluklarını yerine getiriyor. Adalet Bakanlığımız hem cenazelerin defni için gereken hukuki işlemleri, yıkılan binaların sorumluları ile takibi yürütmek için bölgede yüzlerce savcı görevlendirdi. Tarım ve Orman Bakanlığımız DSİ vasıtasıyla bölgedeki barajların gözetimini yapmıştır. Siyaset burada çirkinleşti, ne yaptılar? Barajların patladığından, su tutamaz hale geldiğinden bahsetmeye başladılar. Sosyal medyanın bu noktada attığı iftiralarla bu zor zamanda bir olma, yekpare hareket etmemiz gereken bir anda ne yazık ki Türkiyede siyaset belli bölümüyle ana muhalefet ciddi manada çirkinleşti.

"SENİN MUMUN ÇOKTAN YANDI VE HALA YANMAYA DEVAM EDİYOR"

Bu tür yalanlarla sosyal medyada yalanlar öbür taraftan bakıyorsunuz kalkıyor Borsa İstanbuldaki atılan adımlarla SPKnın önünde gösteri yapıyor. Bu milletin paralarının SPKda veya farklı yerlerde yok edildiğinden bahsediyor. Gün bir ve beraber olma zamanıdır. Bu tür şeylerle ilgili elinde belgen varsa, hayat boyu zaten bu tür belgelerle konuşmadın. Hayatın hep yalanlarla hareket ettin. Bu arada yalancının mumu yatsıya kadar yanar. Senin mumun çoktan yandı ve hala yanmaya devam ediyor. Benim seçim bölgelerinde de yıllardır gezdim, şimdi de afet bölgelerinde dolaşıyorum, vatandaşımla hemhal olacağım. Bu arada çiftçimizin destekleme ödemesini öne alarak hızla yapıyoruz. Ticaret Bakanlığımız deprem fırsatçılarına göz açtırmamak için denetimlerini artırırıken esnaf ve sanatkarımıza destek veriyor. Ülkemizin önde gelen üretim bölgelerinden biri olan deprem yaşanan şehirdeki çalışmalarımıza yardımcı olunacaktır.

"FAALİYETLERİ SABOTE EDENLERİ ASLA UNUTMAYACAĞIZ"

Dışişleri Bakanlığmız yurt dışındaki vatandaşlarımızın, ülkemize gelecek ekiplerin taleplerini karşılayacak tedbirleri alıyor. Milletlerin ve devletlerin asırlar boyunca karşılaşabilecekleri ender felaketlerinden birini yaşarken birliğe, berabere, dayanışmaya, vicdana ihtiyacımız olan dönemden geçiyoruz. Bozguncuların fitnelerine, yalanlarına, hezeyanlarına itibar etmeden insanlarımıza aydınlık gelecek kurmak için var gücümüzle çalışıyoruz. İnsanlarımızın acılarını paylaştığı ortamda siyasi çıkar elde etmek için sağa sola saldıranlarını görmekten üzüntü duyuyorum. Çalışmaları değersizleştirmek için iftiraya, her türlü çirkefliğe sergileyenleri şimdilik biz de not ediyoruz. İnsanlar can derdinde iken SPK önüne gidip siyaset yapanları, öğrencilerimizi kışkırtanları, canla başla yürüten faaliyetleri sabote etmeye kalkanları asla unutmayacağız.

"AFFETMEYECEĞİZ VE ONLARIN SEVİYESİNE İNMEYECEĞİZ"

Şu anda temsil ettiğim makamın gereği, milletimize olan saygımızın gereği deprem felaketini siyasi ranta dönüştürenleri elbette affetmeyeceğiz ama onların seviyesine de inmeyeceğiz. Vaktimizi, enerjimizi ve imkanlarımızı sadece bunun için kullanıyoruz. Rabbim ülkemizi ve milletimizi her türlü afetten, beladan kazadan muhafaza etsin, yar ve yardımcımız olsun diyorum. Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum, kalın sağlıcakla.