İlk önce ön maya için küçük bir sos tavasında un, su ve sütü birleştirip koyu krema kıvamında pişirin. Bir kenara alıp, soğuması için bekletin.
Yoğurma kabında un, tuz, şeker, süt, yumurta, instant maya ve ön mayayı (tanzong) birleştirip 5 dakika yoğurun.
Ardından oda sıcaklığında ki tereyağını ekleyip 10 dakika daha yoğurun. Hamurun üzerini kapatıp 1 saat mayalanması için dinlendirin.
Mayalanan hamuru 1 dakika yoğurup gazının çıkmasını sağlayın. Hamuru 8 eşit parçaya ayırıp beze haline getirin (daha büyük ekmekler için 6 beze)
Bezeleri pişirme kağıdı açılmış fırın tepsisine yerleştirin. Elinizle hafifçe bastırak biraz düzleştirin) üzerine çırpılmış yumurta sarısı su karışımından sürüp susam serpin. Fırında pişirin.
Not:Hamurun tarifteki sürelerle iyice yoğrulması, ekmeklerin pürüzsüz ve daha parlak olmasını sağlar.
İlk olarak şerbetini hazırlayalım şerbeti soğuk tatlımız sıcak olmalı.
Tencereye su ,ve şeker alınır kaynamaya bırakılır birkaç damla limon suyu ilave edip 5 dakika kaynatılır ardından kenara alınıp soğumaya bırakılır.
Hamuru için; uygun bir kapta un hariç diğer malzemeleri karıştırılır ve un azar azar ilave edilir, sert olmayan ele yapışmayan yumuşak bir hamur elde edilir.
Hamurdan küçük parçalar alınır ve ceviz büyüklüğünde bezeler hazırlanır ve tabanı yağlanmış fırın tepsisine dizilir üzerine yumurta sarısı sürülelerek ceviz içi hafif bastırılır bu şekilde tüm hamur yapılarak bitirilir.
180 derecede önceden ısıtılmış alt üst ayar fırında yaklaşık 25-30 dakika pişirilir.
Tatlımızın içinde ceviz olması renginin koyulaşmasına sebep oluyor. Fırından çıkarttığımız tatlımız sıcakken üzerine soğuk şerbeti gezdiriyoruz.
Akıllı saat dünyasının en önemli isimlerinden birisi olan Samsung, yeni modeli için sıkı bir çalışma içinde. Bu yılın ikinci yarısında sahne alması beklenen Galaxy Watch 6 ile ilgili sızıntı bilgiler ortaya çıkmaya devam ediyor.
Galaxy Watch 6, Exynos W980 ile geliyor
Samsung, katlanabilir akıllı telefonlarını tanıtacağı etkinlikte Galaxy Watch 6 ve Watch 6 Classic modellerinden oluşan akıllı saat serisini sergileyecek. Gelen bilgilere göre giyilebilir cihazlar, Exynos W980 ile sahne alacak.
Paylaşılan bilgilere göre Exynos W980, Galaxy Watch 5 ve Galaxy Watch 4 serilerinde kullanılan Exynos W920’den yüzde 10 daha hızlı performans sunacak. İşlemci, 5nm üretim sürecinden geçecek. Bu durumun batarya ömrüne olumlu etkisinin olacağı tahmin ediliyor.Samsung, Galaxy Watch 5’in 40mm versiyonunda 284 mAh bataryaya yer verdi. Daha önceki bilgilere bakılırsa cihazlar, daha yüksek bir batarya kapasitesi sunacak. Şirket, Galaxy Watch 6 Pro modelinde safir kristal cam kullanacak. Standart modellerde ise Gorilla Glass 6’nın kullanılacağı sızdırılan bilgiler arasında yer alıyor. Ek olarak Pro modeli, 1.4 inçlik Super AMOLED ekranı ve titanyum gövdeye sahip olacak.
Daha önceki Samsung akıllı saatlerinin sunduğu ikonik dönen çerçevelerin geri dönüp dönmeyeceğini henüz bilinmiyor. Paylaşımlara göre standart modeli 1.47 inç boyutunda bir ekranla birlikte gelecek. Ayrıca daha yüksek bir çözünürlüğe sahip olacak. Bu fark küçük gelebilir. Ancak kağıt üstünde yüzde 10 civarı bir boyut artışı söz konusu. Bu nedenle piksel yoğunluğunu korumak için çözünürlük de 470 x 470 piksele çekilecek.
Instagram aylık 1.28 milyar aktif kullanıcıya sahip olan dünyanın en büyük sosyal medya platformlarından bir tanesi. Uygulama sunmuş olduğu fotoğraf ve video özelleştirmeleri sayesinde bizlere bize özgü içerikler hazırlamamıza izin veriyor. Fakat bazı telif sorunları sebebiyle Instagram hazırladığımız video ve fotoğrafları kaydederken sonradan eklediğimiz müziğin sesini kısıyor. Peki “müzikli Instagram hikayesi nasıl kaydedilir?”. İşte detaylar…
2023 Müzikli Instagram Hikayesi Nasıl Kaydedilir?
Bu sorunu aşmak için kullanabileceğimiz bir kaç farklı yöntem var. Bunlar kısa vadede işinizi görecek çözümler fakat birçok manuel hamleye ve bazı adımlarda 3. parti uygulamaların kullanılmasını gerektirmektedir.
1-DM sayesinde kaydetmek
1. Instagram uygulamasını açın ve bir hikaye oluşturun veya telefonunuzun galerisinden mevcut bir hikayeyi yükleyin.2. Hikaye paylaşım ekranında sağ üst köşedeki üç noktaya dokunun.
3. Çıkan seçenekler listesinden “Kaydet” seçin.
4. Şimdi Instagram uygulamasını açın ve Mesajlar bölümüne geçin. Yakın arkadaşınızla bir sohbet açın ve ekranın sol alt köşesindeki “Kamera” simgesine dokunun.
5. “Galeri”yi seçin ve az önce kaydettiğiniz hikayeyi seçin. Hikayeyi seçtikten sonra yukarı kaydırın ve müzik çıkartmasını ekleyin. Müzik çıkartmasını ekledikten sonra hikayenize eklemek istediğiniz müziği seçin.
6. Müziği ekledikten sonra “Sohbette Tut” seçeneğini işaretleyin ve ardından Gönder’e dokunun .
7. Müzikli Instagram Hikayesi sohbete gönderilecek. Öncelikle, seçenekleri görmek için videoya dokunup basılı tutun. Ardından, Kaydet seçeneğine dokunun .
2- Instagram hikayesini yayınladıktan sonra müzikle kaydetmek
Aslında bir önceki yöntemle neredeyse hiçbir farkı bulunmamakta. Sadece bu kez hikayeyi yayınlandıktan sonra kaydediyoruz. Hikayenizi yayınladıktan sonra kaydedin ve 1. yöntemin 4. adımından itibaren adımları takip edin. Hikayenizi müzikli bir şekilde kaydedebileceksiniz.
3- SnapInsta yardımıyla hikayenizi kaydedin
1. Öncelikle cihazınızda Instagram uygulamasını açın ve kaydetmek istediğiniz hikayeyi bulun. Ardından hikayeyi açın, üç noktaya dokunun ve “Bağlantıyı Kopyala“yı seçin.
2. Favori web tarayıcınızı açın ve Snapinsta.app web sitesini ziyaret edin. Ana ekranda hikaye düğmesine dokunun.
3. Ardından, kopyaladığınız bağlantıyı “Paste URL Instagram” alanına yapıştırın.
4. Web sitesi indirmeyi getirecek ve size indirme seçeneği sunacaktır. “Videoyu İndir” düğmesine dokunun .
5. Hikaye telefonunuza müzikli bir şekilde kaydedilecektir.
Dünya da en çok kullanılan arama motorlarından biri olan Google’ın hikayesi 1996 yılında başladı. Aradan geçen süreçse aslında 27 senelik kısa sayılabilecek bir süre. Google şayet bir insan olsaydı bugün muhtemelen üniversite eğitimini bitirmiş ve aktif olarak 3-4 senedir çalışan biri olacaktı. Peki Google nasıl kuruldu? Google kurulduğunda ilk hali nasıldı? Sizler için Google’ın hikayesini derledik. İşte detaylar…
Google nasıl kuruldu?
Google hikayesi aslında 1996 yılının Ocak ayında Stanford Üniversitesi’nde doktora eğitimlerini alan Larry Page ve Sergey Brin’in bir araştırma projesiyle başladı. Araştırma konularıysa geleneksel arama motorlarındaki sayfaları sıralama mantığıydı. Yani arama motorlarının kendi içlerinde SEO optimizasyonlarını nasıl yaptıklarını çözümlüyorlardı.
Geleneksel SEO optimizasyonunda şunu fark ettiler: Arama motorları sitelerin çektiği ilgiye göre değil aratılan kelimenin o sitede kaç kez geçtiğine göre sıralanıyordu. Yani siz “iPhone fiyatları” şeklinde bir arama yaptığınızda sizin için en düzenli ve en okunaklı siteden ziyade içerisinde “iPhone fiyatları” arama ifadesinin en çok geçtiği siteleri sıralıyordu. Kim daha fazla yazarsa onun sitesi öne çıkıyordu kısacası.Bu optimizasyon mantığını beğenmeyen Larry ve Sergey sitelerin optimizasyonlarına yöneldiler. Kendi yaptıkları arama motorunda kelime sayısından ziyade anahtar kelimenin sitenin neresinde geçtiğine yöneldiler. Ardından sitelerin çektiği ilgiyi görmek için kullanıcıların o sayfada geçirdikleri süreyi ölçmeye başladılar.
Yani siz bir internet sitesi açtınız. Kullanıcılar sitenize giriş yaptılar fakat sitenizin reklam ve içerik düzeni çok karışık olduğu için kullanıcılar siteden hemen çıkış yaptı. İşte Larry ve Sergey bu süreyi ölçerek sitelerin düzenini ve ilgi çekme seviyelerini ölçtüler. Ardından kendi arama motorlarını yaratmış oldular.
Google artık kurulmuştu. Fakat arama motorunun ilk adı “BackRub” oldu. Bir süre bu ismi kullanan ekip ardından platformun adını matematikte on üzeri yüz sayısını ifade eden googol kelimesinden esinlenerek değiştirdi. Ufak bir imla değişikliği ile efsaneleşecek isim belli oldu ve Google ortaya çıktı
İlk etapta kendi alan adı yerine Standford Üniversitesi’nin alt alan adlarını kullanan Google daha sonrasında kendi ismini satın aldı ve şirketleşmeye başladı. Bu sürece gelene kadar 900 milyon tekil ziyaretçiye sahip olan Google, şirketleşme adımı sonrasında 1 milyar kullanıcıya ulaştı. Tabi bu şirketleşme adımlarının hepsi Larry ve Sergey’in arkadaşları olan Susan’ın garajında yaşanıyor.
Bugün baktığımızdaysa Google; eklentiler, Google Chrome, Android vb. ürün gamlarında kendi ürünlerini kullanıcılara sunuyor. P
Teknoloji devi Apple’ın merakla beklenenM3işlemcisi ile ilgili yeni bir gelişme kaydedildi. Ünlü teknoloji analisti Ming-Chi Kuo, M3 işlemcilerin seri üretime geçmesi için beklenen tarihi açıkladı. Yeni nesil işlemcinin Apple’ın son işlemcisi olan M2’ye kıyasla önemli performans artışlarıyla birlikte karşımıza çıkması bekleniyor.
2023 yılı içerisinde seri üretimine başlanacak
Ming-Chi Kuo’nun analizlerine göre Apple’ın yeni nesil işlemcisi, 2023 yılının 2. yarısında seri üretim aşamasına geçecek. Serinin diğer işlemcileri olan M3 Max ve Pro‘nun ise 2024 yılının ilk çeyreğinde piyasaya sunulması bekleniyor.
Apple’ın piyasaya sunduğu son işlemciler, 5nm teknolojisine sahipti. Tanıttığı yeni nesil işlemcilerde ise 3nm teknolojisini kullanmaya başlayan teknoloji devi, hem M3 hem de A17 Bionic işlemcilerinde 3nm boyutunda üretim yapacak.3nm’lik işlemcilerin MacBook Pro, MacBook Air, iMac ve Mac Mini ürünlerinde yer alacağı biliniyor. Özellikle MacBook Air tarafında kullanılacak olması, kullanıcı tarafında büyük bir beğeniyle karşılandı. Herkes, dört gözle güçlü ve verimli işlemci M3’ün piyasaya sürülmesini bekliyor.
Google’ın yapay zeka botu Bard, son zamanlarda adından sıkça bahsettiriyor. Resmi olarak yayımlanan son makalede, Bard’ın yazılım alanında sahip olduğu fonksiyonlara da değinilmiş. Açıklamalara göre Bard, PHP, JavaScript, Java dahil olmak üzere 20’nin üzerinde yazılım dilinde kod yazabiliyor. Bard’ın bu ve benzeri alanlarda daha güçlü olması sebebiyle ChatGPT’nin önüne geçeceği düşünülüyor.
Geliştiricilerin çalışmalarına hız katabilir!
Bard, geliştiricilere kolaylık sağlayabilecek birçok fonksiyona sahip. Örneğin; sizlerin istediği yapıyı hızlı bir şekilde programlayabilir, yazdığınız kodu size satır satır açıklayabilir veya projelerinizi düzenleyebilir. Ayrıca, hata ayıklama sürecinde bulunabileceği katkılarla verimliliği üst düzeye taşıyabilir.
Bard’ın 20’nin üzerinde yazılım dilinde önemli işlemleri hızlıca gerçekleştirebiliyor olması, Google’ın yapay zeka rekabetindeki ciddiyetini sergiler nitelikte. Google, son derece gelişmiş ve verimliliği arttırma yeteneğine sahip bir bot geliştiriyor.Bard yalnızca yazılım alanında değil, diğer alanlarda da oldukça gelişmiş bir yapay zeka aracı. Sizlere bir roman yazmak istediğinizde fikir verebilir, diyetinize uygun bir menü tavsiye edebilir, literatürde aradığınız bir bilgiyi hızlıca karşınıza getirebilir veya zor bir problemi hızlıca çözebilir.
Google, yeni yapay zeka aracını henüz kullanıma açmadı. Aracın, kısa bir süre sonra kullanıcı deneyimine sunulması bekleniyor. Bard ile ilgili haberleri kaçırmamak, güncellemelerden haberdar olmak ve ilk deneyimleyen kullanıcılar arasında yer almak için bekleme listesine kaydolabilirsiniz.