WhatsApp, sohbet deneyimini geliştirecek bir özellik alıyor. Meta’dan gelen açıklamaya göre kullanıcılar artık belirli mesajların kaybolmasını engelleyen “sohbette tut” seçeneğine sahip olacak. Bu, kaybolan mesajların da sohbette kalmasına fırsat tanıyacak. İşteWhatsApp için sunulacak yenimesaj kaydetmeözelliği.
WhatsApp yeni bir mesaj kaydetme özelliği alıyor
WhatsApp, mesajları sohbette tutacak yeni bir özellik sunmaya hazırlanıyor. Bildiğiniz üzere kaybolan mesajlar için 24 saat, 7 gün ve 90 gün sunuluyor ve ardından sohbetten kaldırılıyor. “Keep in Chat” adı verilen özellik, kaybolan mesajların silinmesini engelleyecek.
Bu sınırdan daha uzun süre mesajları saklamak isterseniz artık yeni bir seçenek bulunuyor. “Sohbette tut” sayesinde kaybolan mesajları arşivlemeye devam edebilirsiniz. Ancak mesaj kaydetmenin bazı kısıtlamalara sahip olduğunu belirtelim.Mesajı gönderen kişi, bu özelliğin kullanılması durumunda uyarılacak. Ayrıca istersekaydetmeyi reddetmeseçeneğine sahip olacak. WhatsApp konuyla ilgili açıklamasında, “Mesajı siz gönderiyorsunuz. Sohbetteki diğer kişilerin mesajı saklayıp saklamama yetkisini size bırakıyoruz” dedi.
Ancak önceden kaydedilmiş olsa bile, mesajı gönderen kişiye sonradan silme hakkı da tanınacak. Kaydedilen mesajlar yer imi simgesiyle işaretlenecek ve Saklanan Mesajlar klasöründe sohbetlere göre düzenlenecek.
Güncellemenin önümüzdeki haftalarda Android, iOS ve web için dünya çapında kullanıma sunulmasını bekliyoruz. Bu yüzden WhatsApp uygulamanızı güncel tutmanızı tavsiye ediyoruz.
Apple, kullanıcılar üzerindeki etkisini artıracak bir uygulama geliştiriyor. Jurassic isimli yeni günlük uygulaması, kullanıcıların notlarını inceleyerek hem fiziksel hem de zihinsel sağlığını takip edecek.iOS 17ile gelmesi beklenen Jurassic, kişiselleştirilmiş öneriler sunacak.
iOS 17 ile yerel günlük uygulaması geliyor
Wall Street Journal’daki yeni bir rapora göre Apple, iOS 17 sürümünde günlük tutmaya izin veren bir uygulama sunabilir. Kod adı “Jurassic” olan uygulama, kullanıcılarını düşüncelerini ve faaliyetlerini düzenli olarak kaydetmelerine olanak sağlayacak. Bu sayede iPad ve iPhone sahiplerinin zihinsel ve fiziksel sağlığı takip edilecek.
iOS 17’de yerel olarak bulunacak Jurassic uygulaması, kullanıcının notlarına ek olarak kişisel verilere de erişecek. Örneğin, iş ve günlük arkadaşlarını tanımak için SMS’leri takip edecek. Apple Watch’ta yer alan fitness uygulamasından veri çekecek.Ancak bu verilerin tamamı cihazda işlenecek ve sadece kullanıcının genel sağlığı takip edilecek. Günlük kayıt önerileri silinmeden önce dört hafta süreyle saklanacak.
Haziran ayında düzenlenecek Worldwide Developers Conference 23 (WWDC) sırasında iOS 17 ve yeni özelliklerin duyurulmasını bekliyoruz. Ancak şirketten bu uygulamayla ilgili olarak açıklama gelmediğini hatırlatmak gerekiyor.
Yeni uygulama, Apple’ın doğrudan üçüncü taraf günlük tutma uygulamalarıyla rekabete gireceğini gösteriyor. Günlük uygulaması Day One’ın kurucusu Paul Mayne, Apple’ın geliştiricilere darbe vuracağını söyleyerek endişelerini dile getirdi.
Mercedes ve BMW gibi önde gelen otomotiv üreticilerinin lüks elektrikli araçları piyasaya sürmesiyle birlikte, MG ZS EV modeli gibi daha uygun fiyatlı ancak gelişmiş özellikler sunan bir seçenek de ortaya çıktı. Elektikli SUV MG ZS EV inceleme sizlerle.
Herkesin sorduğu elektrikli SUV MG ZS EV inceleme!Aracın ön aksta yer alan 143 beygirlik motoru 353 Nm tork üretebiliyor ve maksimum hızı 140 km/saat. 0’dan 100 km/saat hıza ulaşma süresi 8.1 saniye.44.5 kWsa bataryası, evlerde kullanılan 220V ile yaklaşık 7 saatte tamamen şarj olabilir. Aracın bataryası DC hızlı şarj ile yaklaşık 40 dakikada %0’dan %80’e çıkabilir. Modelde panoramik açılır cam tavan mevcut ve 448 litrelik geniş bir bagaj hacmi sunuyor.
Araçtaki 8 inç dokunmatik ekranlı bilgi-eğlence sistemi, Android Auto ve Apple CarPlay destekliyor. MG markası, tanıtımı için özel bir ön satış kampanyası başlattı ve standart donanımlı MG ZS EV modeli 394.000 TL’den başlayan fiyatlarla müşterilere sunuluyor. Luxury donanımlı model ise 409.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.MG ValueGuard programı aracılığıyla, araç sahipleri 1 yıl sonra MG ZS EV Luxury araçlarını 390.000 TL’ye şirkete takas ederek farklı bir model alabilirler. Ayrıca, araçlarını iade etmek isteyenler 370.000 TL’ye firmaya iade edebilirler.
Araç 4.314 mm uzunluğunda, 1.809 mm genişliğinde ve 1.644 mm yüksekliğinde, 2.585 mm dingil mesafesine sahiptir. Boş ağırlığı 1.518 kg olan aracın bataryası 44,5 kWsa’dır. Enerji tüketimi 13,8 kWh/100 km (NEDC) olan aracın menzili NEDC’ye göre 335 km, WLTP’ye göre 263 km ve 60 km/saat hızla sürüldüğünde 428 km’dir. Hızlanma 0-50 km/saat 3.1 saniyede gerçekleşirken, 0-100 km/saat hıza ulaşmak için 8.2 saniye gerekiyor. Bagaj hacmi 448 litredir.
NVIDIA, RTX 4000 serisi ile ekran kartı pazarındaki iddiasını kanıtlamış durumda. Şimdiye kadar RTX 4090, RTX 4080 ve RTX 4070 gibi modellerini tanıtan şirket, şimdi ise kompakt boyutları ve verimliliği ile dikkat çeken yeni ekran kartını tanıttı.
NVIDIA RTX 4000 serisi kompakt boyutları ve verimliliği ile ön plana çıkıyor
NVIDIA, yalnızca 70 W güç tüketimine rağmen GeForce RTX 3070 benzeri performans sunan ve neredeyse tüm masaüstü bilgisayarlara uygun olan kompakt RTX 4000 Ada Lovelace ekran kartını piyasaya sundu. Profosyonel kullanıcıları hedef alan yeni ekran kartının fiyatı ise RTX 4080 modelinin üzerinde.
Her ne kadar profosyoneller düşünülerek tasarlanmış olsa da yeni ekran kartının oyun bilgisayarlarında da kullanılabilir olduğunu söylemekte fayda var. NVIDIA’nın yeni RTX 4000 serisi ekran kartı çeşitli yabancı sitelerde 1.444 dolardan alıcı buluyor.Küçük tasarımı ile dikkat çeken yeni ekran kartı dört adet Mini-DisplayPort bağlantısına ev sahipliği yapıyor. Bu nedenle kartı kullanmak isteyenlerin ek bir mDP-DP veya mDP-HDMI adaptörüne ihtiya. duyabileceğini de hatırlatalım.
Yeni NVIDIA RTX 4000 serisi, 6.144 CUDA çekirdeği, 20 GB GDDR6 ECC bellek ve 160 bitlik arabirime sahip bir AD104 GPU’ya ev sahipliği yapıyor. Verimliliğin ön planda tutulduğu ekran kartında genel güç tüketimini azaltmak için 1560 MHz civarında dalgalanan sabit bir yükseltme frekansı ile yalnızca 70 Watt güç tüketimi sunuyor.
Harici bir PCIe güç konektörüne gerek duymayan ekran kartı, GeForce RTX 3070 ile performans anlamında yarışıyor. Yeni ekran kartı sahip olduğu 20 GB bellek ile kompakt çözümlere ihtiyaç duyan profesyoneller ve yapay zeka araştırmacıları için birinci seçenek olabilir.
Kabloya ihtiyaç duymadan internete bağlanmamızı sağlayan Wi-Fi ağları üç farklı frekans bandında çalışabiliyor. Bu frekans seviyeleri ise 2.4 GHZ, 5.0 GHz ve 6.0 GHz olarak sıralanıyor. Frekans ne kadar büyükse internet hızı da o kadar artıyor.
Bilgisayarınızı 5 GHz Wi-Fi bağlantısına zorlama nasıl yapılır?
Yüksek frekansların tek sorunu ise düşük frekanslara göre çekim alanının daha dar olması. Duvarlar tarafından daha kolay engellenen büyük frekanslar nedeniyle bilgisayarlarımız daha geniş ağ sunan küçük frekanslı bağlantılara yönelebiliyor. Windows 11 sayesinde ise Wi-Fi ayarını yüksek frekansa ayarlamak mümkün.
5 GHz bandı 6 GHz’den çok daha yaygındır ve daha uzun bir menzile sahip. Ayrıca, ister yönlendiriciler ister bilgisayarlar olsun, çoğu modern ekipman 5 GHz Wi-Fi’yi destekliyor. Bu nedenle Wi-Fi kullanıyorsanız genellikle en iyi seçeneğin bu olduğunu söyleyebiliriz.5 GHz Wi-Fi kullanabilmek içinhem bilgisayarınızın hem de modeminizin bu desteğe sahip olduğundan emin olmanız gerekiyor. Sonrasında ise bilgisayarınızda 2.4 GHz yerine 5.0 GHz internet bağlantısı kullanmak için çeşitli adımlar bulunuyor.
Yüksek hızlı internet bağlantısı kullanmak için izlenmesi gereken adımlar:
Görev çubuğundaki Başlat menüsüne sağ tıklayın ve Aygıt Yöneticisi’ni seçin.
Ağ bağdaştıcıları bölümünü genişletin
Wireless ile ilgili seçeneğine üzerine gelin ve sağ tıklayın
Açılan pencerede Özellikler kısmını seçin
Üstteki seçeneklerden ‘Gelişmiş’ sekmesini açın
Bu kısımda ‘Preffered Band’ seçeneğine tıklayın
Sağ tarafta çıkan bölümde 5G First seçeneğini seçin
Sonrasında ‘Tamam’ diyip çıkış yapabilirsiniz.
Tüm bu ayarlardan sonra artık bilgisayarınız öncelikle 5 GHz frekansa sahip olan ağa bağlanmayı tercih edecektir. Böylelikle özellikle modeme yakınken fark etmeden düşük hızlı internet kullanmaktan da kurtulmuş oluyorsunuz.
Teknolojinin gelişmesi ile birlikte farklı sektörler arasındaki sınırlar da ortadan kalkmaya başladı. Artık birçok şirket, farklı endüstrilerden yararlanarak farklı cihazlar ortaya koyabiliyor. Samsung da yeni nesil amiral gemisi telefonlarında otomobil teknolojilerinden faydalanabilir.
Otomobil batarya teknolojisi Samsung telefonlara geliyor
Bilindiği gibi teknolojilerin önündeki en büyük sınırlardan birisi de enerji depolama. Cihazların sunduğu özellikler sahip oldukları bataryalarla sınırlandırılmış durumda. Bu konuda önemli bir adım atmaya hazırlanan Samsung, elektrikli otomobillerde kullanılan batarya teknolojisini yeni nesil S24 modellerinde kullanabilir.
Gelen bilgilere göre Samsung’un otomobil bataryaları geliştirmek için kullandığı teknolojiyi telefonlarına aktaracak. Bu konuda çalışmalarını sürdüren şirket, fiziksel olarak 5.000 mAh boyutundaki bataryalara çok daha fazla enerji depolamayı hedefliyor.Samsung’un elektrikli otomobil bataryalarında kullandığı teknolojiyi telefonlarına aktarması için daha sıkı bir yığınlama metodu izleyecek. Güney Koreli üreticinin otomobil bataryalarında kullanılan daha iyi yığınlama metodu ile birlikte depolamada yüzde 10 oranında artış bekliyor.
Samsung bu konuda çalışmalarına devam ederken iki farklı Çinli şirketle anlaşmış durumda. Gelen bilgilere göre Çinli şirketler Samsung ile daha iyi iletişim kurabilmek adına Güney Kore’de ofis bile açtılar. Ayrıca, iki ortaktan biri olan Shenzhen Yinghe Tech’in fabrikalarından birindeki bir bandını Samsung’un pilot üretimi için ayırdığı ifade ediliyor.
Güney Koreli üretici yeni batarya teknolojisini Galaxy S24 serisi ile birlikte hayata geçirebilir. Böylece yeni nesil telefonlar daha uzun bir batarya ömrü sunabilecekler. Peki siz elektrikli otomobiller ve akıllı telefonların batarya teknolojisi hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Teknoloji ilerledikçe savaşlar da farklı bir boyuta taşınıyor. Taş ve sopalarla başlayan savaşların alanı artık uzaya kadar uzanmış durumda. Birçok ülke sahip oldukları uydular ile birlikte artık düşmanlarını tehdit ediyor. Gelen son haberler ise Çin-ABD savaşı için ortamın gerilmesine neden olabilir.
Çin siber savaş için kolları sıvadı
Bir ABD istihbarat raporuna göre Çin, düşman uyduların “kontrolünü ele geçirmek” için siber silahlar hazırlıyor. Uzak doğu ülkesi bu sayede herhangi bir savaş sırasında uyduları veri sinyalleri veya gözlemler için işe yaramaz hale getirmeyi planlıyor.
21 yaşındaki bir ABD Hava Muhafızı tarafından sızdırılan ve CIA tarafından damgalı olan belgelere göre Çin, savaş durumunda düşmanlarının uydu kabiliyetini elinden almak istiyor. Savaşlarda haberleşme ve istihbaratın ne kadar önemli olduğunu ortaya koyan bu girişime ABD’nin ne cevap vereceği ise merak konusu.Benzer bir teknoloji Rusya tarafından da kullanılıyor. Geçtiğimiz yıl 24 Şubat tarihinde Ukrayna işgalinden hemen önce yaptığı siber saldırı ile birlikte Viasat uydularını devre dışı bırakan Rusya, binlerce Ukrayna askerinin dünya ile bağlantısını koparmıştı.
Sızdırılan raporlara göre Çin’in hedefleri ise bundan çok daha ileri düzeyde. Uzmanlar tarafından yapılan açıklamaya göre Çin, düzenleyeceği siber saldırılar ile birbirine bağlı kümeler halinde çalışma eğiliminde olan uyduların birbirleriyle iletişim kurma, silah sistemlerine sinyal ve emir iletme veya ele geçirilmiş verileri gönderme yeteneklerini ortadan kaldırmak istiyor.
ABD askeri yetkilileri Çin’in uydu iletişimi de dahil olmak üzere askeri uzay teknolojisi geliştirmede önemli ilerleme kaydettiği konusunda uyarılarda bulunuyor. ABD Uzay Kuvvetleri komutanı General B. Chance Saltzman geçtiğimiz Pekin’in 2045 yılına kadar Dünya atmosferinin ötesindeki en büyük güç olma hedefini gerçekleştirme çabasıyla agresif bir şekilde çalışmalarını sürdürdüğünü ifade etmişti.
Saltzmana ayrıca Çin ordusunun gelecekteki herhangi bir savaşta ABD güçlerini gözlemlemek, takip etmek, hedeflemek ve saldırmak amacıyla son altı ayda uzaya 35 uydu gönderdiğini açıkladı. Son gönderilen uydularla birlikte Çin’in uzayda tehlike arz eden 347 uydu konuşlandırdığına inanılıyor.
Ardından 2 yemek kaşığı un döküp köfteleri una bulayalım.
Tavaya sıvı yağ alalım.
Ardından ince doğranmış havuçları ekleyip 1-2 dakika kavuralım. Ardından küp doğradığımız patatesleri ilave edip onuda 1-2 dakika kavuralım. 5 su bardağı su ekleyip kaynamaya bırakalım.
Kaynayınca köfteleri ekleyelim. Orta ateşte pişirelim yemeğimizi.
Terbiyesi için; kaseye malzemeleri alıp karıştıralım. Ardından kepçeyle terbiyeye suyundan ekleyip karıştıralım.
Terbiyeyi tencereye döküp, 3-4 dakika karıştıralım. Üzerine ince kıyılmış maydanoz kıyalım. 5-6 dakika orta ateşte pişirelim.
Ardından üzerine bastırarak köfte şeklini verelim. Tüm harç bitene kadar bu şekilde şekillendirelim.
Küçük boy borcama bir patlıcan bir soğan olacak şekilde sebzelerimizi dizelim. Ben bu aşamada 26 cm çapında bir borcam kullandım.
2. sıraya da bir patates bir köfte olacak şekilde sıralayalım. Orta kısmındaki boşluğa da sarımsak yerleştirelim.
Sosu için karıştırma kabına salçaları, tuzu, pul biberi, kimyonu, karabiberi, nar ekşisini, zeytinyağını ve sıcak suyu ekleyerek tel çırpıcı ile karıştıralım.
Hazırladığımız sosu sebzelerin üzerine gezdirelim. Üzerine ıslattığımız pişirme kağıdını yerleştirelim.
Yemeğimizi önceden ısıttığımız 180 °C fırında, alt üst fansız ayarda 1 saat 15 dakika pişmeye bırakalım. Eğer üzeri daha iyi kızarsın isterseniz son 15 dakika üzerinden pişirme kağıdını alarak pişirmeye devam edebilirsiniz.
Sürenin sonunda pişen halka kebabımız servise hazır.
